Adrenal Tümörler ?

İçindekiler

Adrenal tümörler

Adrenal tümörler, adrenal bezlerde (böbrek üstü bezler) oluşan anormal hücre büyümeleridir. Adrenal bezler, vücutta stres tepkisi, elektrolit dengesi ve hormon üretimi gibi önemli işlevlere sahip olan bezlerdir. Adrenal tümörler, genellikle benign (iyi huylu) olabilirken, bazı durumlarda malign (kötü huylu) olabilir. Adrenal tümörlerin çocuklarda nadir görülen bir durum olduğunu belirtmek önemlidir.

Adrenal tümörler çeşitli şekillerde ortaya çıkabilir ve farklı tipleri vardır. İşte adrenal tümörlerin bazı örnekleri:

  1. Adrenokortikal adenom: Bu, adrenal kortekste (dış kısım) oluşan benign tümörlerdir. Genellikle hormon üretme yetenekleri sınırlıdır ve semptomlara neden olmazlar. Bununla birlikte, büyüme veya basınç nedeniyle belirti verebilirler.
  2. Adrenokortikal karsinom: Bu, adrenal kortekste oluşan nadir görülen malign tümörlerdir. Hormon üretebilirler ve belirli hormon fazlalığına bağlı olarak belirtiler ortaya çıkabilir. Klinik bulgular arasında hormonel anormallikler, abdominal kitle, ağrı ve genel sağlık durumunda bozulma yer alabilir.
  3. Feokromositoma: Bu, adrenal bezlerde veya nadir durumlarda diğer bölgelerde oluşabilen bir tümördür. Feokromositoma, adrenal bezlerden katekolaminlerin (adrenalin ve noradrenalin gibi) aşırı salınımına neden olabilir. Bunun sonucunda, yüksek tansiyon, kalp çarpıntısı, terleme, baş ağrısı ve anksiyete gibi semptomlar ortaya çıkabilir.
  4. Nöroblastom: Bu, adrenal bezlerden veya sinir sistemi hücrelerinden kaynaklanabilen bir tümördür. Nöroblastom, çocuklarda en yaygın görülen ekstrakranial (kafa dışı) tümörlerden biridir. Genellikle genç çocuklarda görülür ve belirtiler arasında kitle, abdominal şişlik, kemik ağrısı ve nörolojik semptomlar yer alabilir.

Adrenal tümörlerin tedavisi, tümörün tipine, büyüklüğüne, yayılmasına ve hastanın genel sağlık durumuna bağlı olarak değişir. Tedavi genellikle cerrahi müdahaleyi içerir. Ameliyatla tümörün çıkarılması hedeflenir. Bazı durumlarda, radyoterapi veya kemoterapi gibi diğer tedavi yöntemleri de kullanılabilir. Tedavi planı, bir çocuk cerrahisi uzmanı, onkolog ve diğer ilgili uzmanlar tarafından birlikte belirlenir. Ayrıca, takip ve izlem süreci önemlidir, çünkü bazı adrenal tümörlerin tekrarlama riski vardır.

Adrenokortikal Adenom ?

Adrenokortikal adenom, adrenal bezlerin kortikal (dış) kısmında oluşan benign (iyi huylu) tümördür. Bu tümörler genellikle hormonal faaliyet göstermezler ve genellikle rastlantısal olarak tespit edilirler. Adrenokortikal adenomlar, adrenal korteksin hücrelerinden kaynaklanır.

Adrenokortikal adenomlar çocuklarda nadir görülen bir durumdur. Genellikle belirti vermezler ve çoğunlukla tesadüfen görüntüleme testleri (ultrason, MRI, CT taramaları) sırasında keşfedilirler. Bununla birlikte, büyük adenomlar bazen abdominal bölgede şişlik veya kitleye neden olabilir ve bu durumda belirti verebilirler.

Adrenokortikal adenomların çoğunluğu hormon üretme yeteneğine sahip değildir, yani hormonel anormalliklere neden olmazlar. Ancak bazı adenomlar nadir durumlarda hormonlar üretebilir ve bu durum bazı semptomlara yol açabilir. Örneğin, kortizol salgılayan adenomlar Cushing sendromuna, aldosteron salgılayan adenomlar ise primer hiperaldosteronizme yol açabilir.

Adrenokortikal adenomların tedavisi genellikle cerrahi olarak gerçekleştirilir. Ameliyatla adenomun çıkarılması hedeflenir. Cerrahi genellikle laparoskopik (kapalı) yöntemlerle gerçekleştirilir, böylece minimal invaziv bir yaklaşım sağlanır ve iyileşme süresi kısalır. Cerrahi müdahale sonrası, çocuk düzenli takip ve izlem sürecine alınır ve adenomun tekrarlama riski değerlendirilir.

Adrenokortikal adenomlar genellikle iyi huylu olduğu için prognoz iyidir. Bununla birlikte, nadir durumlarda malign (kötü huylu) bir tümöre dönüşebilir. Bu nedenle, tedavi ve takip süreci önemlidir ve düzenli kontroller yapılmalıdır.

Her bir durumun benzersiz olduğunu ve tedavi planının bireye özgü olarak belirlenmesi gerektiğini unutmayın. Bu nedenle, bir çocuk cerrahisi uzmanı veya çocuk endokrinolojisi uzmanı ile görüşmek önemlidir. Uzman, çocuğun durumunu değerlendirecek, uygun tedavi seçeneklerini sunacak ve takip sürecini yönlendirecektir.

Adrenokortikal Karsinom ?

Adrenokortikal karsinom (ACC), adrenal bezlerin kortikal (dış) kısmında oluşan nadir görülen bir malign (kötü huylu) tümördür. ACC, adrenal korteksten kaynaklanan hücrelerin anormal büyümesiyle karakterizedir. Bu tümör, çocuklarda nadir görülen bir durumdur ve çoğunlukla çocukluk döneminde ortaya çıkar.

Adrenokortikal karsinom belirtileri, tümörün büyüklüğüne ve yayılmasına bağlı olarak değişebilir. Bazı belirtiler ve semptomlar şunları içerebilir:

  1. Karın ağrısı veya rahatsızlık: Tümör, karın bölgesinde ağrı veya rahatsızlık hissine neden olabilir.
  2. Karında kitlenin hissedilmesi: Büyük tümörler karında elle hissedilebilen bir kitle oluşturabilir.
  3. Hormonal anormallikler: Bazı ACC’ler hormonlar üretebilir ve hormon fazlalığına bağlı semptomlara neden olabilir. Örneğin, kortizol fazlalığı Cushing sendromuna, androjen fazlalığı ise erken puberte veya maskülinizasyon belirtilerine yol açabilir.
  4. Yorgunluk ve halsizlik: Anemi (kansızlık) veya hormonal dengesizlikler nedeniyle yorgunluk ve halsizlik hissedilebilir.
  5. Ağırlık kaybı: Kanserle ilişkili metabolik değişiklikler ve iştah kaybı sonucunda ağırlık kaybı görülebilir.

Adrenokortikal karsinomun tedavisi, tümörün yayılma derecesine, bireyin genel sağlık durumuna ve diğer faktörlere bağlı olarak değişir. Tedavi genellikle cerrahi müdahaleyi içerir. Hedef, tümörü mümkün olduğunca tamamen çıkarmaktır. Bununla birlikte, bazen tümörün yayılması nedeniyle tam çıkarma mümkün olmayabilir.

Cerrahi müdahale genellikle çocuk cerrahisi uzmanı ve onkoloji ekibi tarafından gerçekleştirilir. Cerrahi sonrası, bireyin takip ve izlem sürecine alınması önemlidir. İzlem, tümörün tekrarlama veya yayılma belirtilerini izlemek ve tedaviyi yönlendirmek amacıyla düzenli kontrolleri içerir. Bazı durumlarda, radyoterapi ve kemoterapi gibi diğer tedavi yöntemleri de kullanılabilir.

Adrenokortikal karsinom nadir görülen ve agresif bir tümör olduğundan, prognoz genellikle kötüdür. Ancak, tedaviye erken ve agresif bir yaklaşım ile yanıt verme şansı vardır. Her bir durum benzersizdir, bu nedenle tedavi planı bireye özgü olarak belirlenir. Çocuk endokrinolojisi uzmanı, onkolog ve diğer ilgili uzmanlar, tedavi sürecini yönetmek ve en uygun tedavi seçeneklerini sunmak için birlikte çalışır.

Feokromositoma ?

Feokromositoma, adrenal bezlerin veya nadiren diğer bölgelerin kromafin hücrelerinden kaynaklanan bir tümördür. Bu tümörler nadir görülür ve genellikle adrenal bezlerde bulunur. Feokromositoma, adrenal bezlerden katekolamin adı verilen hormonların (adrenalin ve noradrenalin gibi) aşırı salınımına neden olabilir.

Feokromositoma’nın belirtileri, aşırı salınan katekolaminlerin etkilerine bağlı olarak ortaya çıkar. Belirtiler, tümörün büyüklüğüne, hormon salınımının şiddetine ve tümörün yayılma derecesine bağlı olarak değişebilir. Bazı belirtiler ve semptomlar şunları içerebilir:

  1. Yüksek tansiyon (hipertansiyon): Feokromositoma, neden olduğu aşırı katekolamin salınımı nedeniyle ani ve tekrarlayan yüksek tansiyon ataklarına yol açabilir.
  2. Kalp çarpıntısı ve hızlı nabız: Aşırı adrenalin salınımı, kalp atış hızını artırabilir ve kişide kalp çarpıntısı hissi oluşabilir.
  3. Terleme: Aşırı adrenalin ve noradrenalin salınımı, aşırı terlemeye yol açabilir.
  4. Baş ağrısı: Yoğun ve şiddetli baş ağrıları, feokromositoma ile ilişkili olabilir.
  5. Anksiyete ve ajitasyon: Aşırı katekolaminler, kişide anksiyete, huzursuzluk ve ajitasyon hissine neden olabilir.

Feokromositoma tanısı genellikle hormon düzeylerinin ölçülmesi ve görüntüleme testleri (MRI, CT taramaları) ile konulur. Tedavi, tümörün çıkarılmasını içerir. Cerrahi olarak feokromositomanın tamamen çıkarılması hedeflenir. Cerrahi müdahale genellikle bir genel cerrah veya endokrin cerrah tarafından gerçekleştirilir.

Tedavi öncesi veya cerrahi müdahaleden önce, genellikle hipertansiyonun kontrol altına alınması için ilaçlar kullanılır. Bu, tümörün cerrahi olarak çıkarılması sırasında aşırı katekolamin salınımının kontrol altında olmasını sağlar.

Feokromositoma tedavisi multidisipliner bir yaklaşım gerektirir ve bir endokrinolog, genel cerrah, onkolog ve diğer ilgili uzmanlar tarafından yönetilir. Tedavi süreci, bireyin durumuna ve tümörün özelliklerine göre planlanır. Düzenli takip ve izlem de önemlidir, çünkü feokromositoma’nın tekrarlama riski vardır.

Nöroblastom ?

Nöroblastom, sinir sisteminin geliştiği hücrelerden kaynaklanan bir tümördür. Nöroblastom, genellikle adrenal bezlerde (böbrek üstü bezleri) ortaya çıkar, ancak nadiren diğer bölgelerde de oluşabilir. Nöroblastom, çocuklarda en sık görülen ekstrakranial (kafa dışı) solid tümörlerden biridir.

Nöroblastomlar genellikle küçük çocuklarda, özellikle 5 yaşın altındaki çocuklarda ortaya çıkar. Belirtiler ve semptomlar, tümörün boyutuna, yayılımına ve yerine bağlı olarak değişir. Bazı belirtiler şunları içerebilir:

  1. Abdominal şişlik veya kitle: Nöroblastom, karın bölgesinde büyük bir kitlenin neden olduğu şişlik veya kitleye yol açabilir. Bu genellikle en yaygın belirtidir.
  2. Kemik ağrısı: Nöroblastom, kemiklere metastaz yapabilir ve buna bağlı olarak kemik ağrısı oluşabilir.
  3. İştah kaybı ve kilo kaybı: Tümörün büyümesi ve metabolik etkileri, iştah kaybına ve kilo kaybına neden olabilir.
  4. Yorgunluk ve halsizlik: Nöroblastom, anemi (kansızlık) veya tümörün enerji kaynaklarını tüketmesi nedeniyle yorgunluk ve halsizlik hissi yaratabilir.
  5. Kemik iliği yetmezliği: Nadir durumlarda, nöroblastom, kemik iliği üzerinde baskı oluşturabilir ve bu da kan hücrelerinin üretimini etkileyebilir, böylece anemi, enfeksiyon riski ve kanama eğilimi gibi sorunlara yol açabilir.

Nöroblastomun tedavisi, tümörün evresine, yayılma derecesine ve bireyin genel sağlık durumuna bağlı olarak değişir. Tedavi genellikle bir multidisipliner yaklaşım gerektirir ve cerrahi, kemoterapi, radyoterapi ve immunoterapi gibi yöntemlerin bir kombinasyonunu içerebilir.

Cerrahi müdahale, tümörün çıkarılması amacıyla gerçekleştirilir. Kemoterapi, kanser hücrelerini öldürmek veya büyümelerini durdurmak için ilaçların kullanılmasını içerir. Radyoterapi, yüksek enerjili ışınların kullanılmasıyla kanser hücrelerinin yok edilmesini hedefler. Immunoterapi ise bağışıklık sistemini güçlendirerek kanser hücrelerini hedef almayı amaçlar.

Tedavi planı, çocuk onkoloji uzmanı ve diğer ilgili uzmanlar tarafından belirlenir. Tedavi süreci boyunca düzenli takip ve izlem önemlidir, çünkü nöroblastomun tekrarlama riski vardır. Takip süreci, tümörün yanıtını değerlendirmek ve erken tekrarlamayı tespit etmek için düzenli görüntüleme testleri ve kontrolleri içerir.

Hızlı Başvuru Formu
Benzer Makaleler

İlgili Hekimler

Prof Dr Senay Durmaz Ceylan
Endokrinoloji ve Metabolizma
Prof. Dr. Şenay Durmaz Ceylan
Doc Dr Serhat Isik
Endokrinoloji ve Metabolizma
Doç. Dr. Serhat Işık