Astım - Belirtileri, Nedenleri, Tedavi Yöntemleri

Hızlı Başvuru Formu

Lütfen size ulaşabilmek için aşağıdaki alanları doldurunuz

Astım

Astım, solunum yollarında iltihaplanma ve daralmaya neden olan kronik bir hastalıktır. Bu durum, nefes almayı zorlaştırır ve öksürük, hırıltılı solunum, göğüste sıkışma ve nefes darlığı gibi belirtilere yol açar. Astım, her yaşta görülebilir, ancak genellikle çocukluk çağında başlar.

A Life Sağlık Grubu olarak, astım ve diğer solunum yolu hastalıkları konusunda uzman göğüs hastalıkları uzmanlarımızla, hastalarımızın nefeslerini rahatlatmak ve yaşam kalitelerini artırmak için hizmetinizdeyiz. Bu yazıda, astım hakkında bilmeniz gereken her şeyi bulabilirsiniz.

download__33__1dd0dea7.webp

Astım Nedir?

Astım, solunum yollarını etkileyen kronik bir hastalıktır. Solunum yolları, havanın akciğerlere girip çıkmasını sağlayan kanallardır. Astımda, bu hava yolları iltihaplanır ve daralır, bu da nefes almayı zorlaştırır.

Astımın temel özellikleri şunlardır:

  • Hava yolu iltihabı: Solunum yollarının iç yüzeyinde iltihaplanma olur.
  • Hava yolu daralması: Solunum yollarının etrafındaki kaslar kasılır ve hava yolları daralır.
  • Aşırı mukus üretimi: Solunum yollarında aşırı mukus (balgam) üretilir.

Bu değişiklikler, hava akışını kısıtlar ve astım belirtilerine yol açar.

Astım Belirtileri

Astım, solunum yollarında kronik inflamasyon ve bronşiyal hiperreaktivite ile karakterize, nefes darlığı, hırıltılı solunum, göğüste sıkışma ve öksürük gibi belirtilerle seyreden heter ojen bir hastalıktır. Astım belirtileri, hastalığın şiddetine, tetikleyici faktörlere ve bireysel farklılıklara bağlı olarak değişkenlik gösterir. Bu makalede, astım belirtilerinin klinik görünümü ve patofizyolojik mekanizmaları detaylı bir şekilde ele alınacaktır.

Astım Belirtilerinin Klinik Görünümü

Astım belirtileri tipik olarak epizodik olarak ortaya çıkar, yani belirtiler belli aralıklarla gelir ve gider. Ataklar arasında hasta tamamen semptomsuz olabilir veya hafif belirtiler yaşayabilir. Astım belirtilerinin şiddeti ve sıklığı, hastalığın kontrol düzeyine bağlı olarak değişir.

Öksürük:

  • Astımda öksürük, tipik olarak kuru ve tahriş edici özelliktedir. Ancak, eşlik eden enfeksiyon veya alerji varlığında balgam (mukus) çıkabilir.
  • Öksürük, özellikle geceleri veya sabah erken saatlerde daha sık görülür. Bunun nedenleri arasında, gece saatlerinde kortizol seviyelerinin düşmesi, hava yollarında artmış enflamasyon ve yatay pozisyonda mukus birikimi yer alır.
  • Öksürük, egzersiz, soğuk hava, duman, toz, alerjenler veya duygusal durumlar tarafından tetiklenebilir.

Hırıltılı Solunum (Wheezing):

  • Hava yollarının daralması sonucu oluşan, nefes alırken veya verirken duyulan ıslık gibi bir sestir.
  • Hırıltı, astımın karakteristik belirtilerinden biridir ve özellikle küçük çocuklarda daha sık görülür.
  • Astım atakları sırasında hırıltı daha belirgin hale gelir ve dinleme ile bile duyulabilir.

Göğüste Sıkışma:

  • Göğüste sıkışma, ağırlaşma, baskı veya doluluk hissi olarak tarif edilebilir.
  • Hava yollarının daralması ve göğüs kaslarının kasılması sonucu oluşur.
  • Astım atakları sırasında daha şiddetli hale gelir ve nefes almayı zorlaştırabilir.

Nefes Darlığı (Dispne):

  • Nefes almada zorluk çekme veya "hava açlığı" hissi.
  • Hava yollarının daralması, akciğerlerin hava ile dolmasını ve boşalmasını zorlaştırır.
  • Astım atakları sırasında şiddetlenir ve hayati tehlike oluşturabilir.

Diğer Belirtiler:

  • Hızlı solunum (taşipne): Vücudun oksijen ihtiyacını karşılamak için solunum hızını artırması.
  • Burun akıntısı veya tıkanıklığı: Alerjik astımda görülebilir.
  • Gözlerde kaşıntı ve sulanma: Alerjik astımda görülebilir.
  • Boğaz kaşıntısı: Alerjik astımda görülebilir.
  • Uyku problemleri: Öksürük ve nefes darlığı nedeniyle uyku bozuklukları yaşanabilir.
  • Yorgunluk: Nefes almak için daha fazla çaba harcamak yorgunluğa neden olabilir.
  • Anksiyete ve panik: Nefes darlığı, kişide anksiyete ve panik ataklarına neden olabilir.

Astım Belirtilerinin Patofizyolojik Mekanizmaları

Astım belirtilerinin temelinde, solunum yollarında meydana gelen bir dizi patofizyolojik değişiklik yatar:

  • Bronşiyal inflamasyon: Solunum yollarının iç yüzeyinde kronik iltihaplanma vardır. Bu iltihaplanma, mast hücreleri, eozinofiller, T lenfositleri gibi inflamatuar hücrelerin aktivasyonu ve inflamatuar mediatörlerin (histamin, lökotrienler, sitokinler gibi) salgılanması ile oluşur.
  • Bronşiyal hiperreaktivite: Solunum yolları, çeşitli uyaranlara (alerjenler, irritanlar, enfeksiyonlar, egzersiz gibi) karşı aşırı duyarlı hale gelir ve daralmaya eğilimli olur.
  • Hava yolu daralması (bronkokonstriksiyon): Solunum yollarının etrafındaki düz kaslar kasılır ve hava yolları daralır. Bu durum, nefes almayı zorlaştırır ve hırıltılı solunuma neden olur.
  • Mukoza ödemi: Solunum yollarının iç yüzeyinde şişlik oluşur. Bu da hava yollarını daraltır ve nefes almayı zorlaştırır.
  • Aşırı mukus üretimi: Solunum yollarındaki goblet hücreleri, aşırı miktarda mukus (balgam) üretir. Bu mukus, hava yollarını tıkar ve öksürüğe neden olur.

Bu patofizyolojik değişiklikler birlikte, hava akışını kısıtlar ve astım belirtilerine yol açar.

Astım belirtilerinin şiddeti ve sıklığı, bu patofizyolojik değişikliklerin derecesine bağlı olarak değişir.

Astım Nedenleri

Astım, solunum yollarında kronik inflamasyon ve bronşiyal hiperreaktivite ile karakterize, nefes darlığı, hırıltılı solunum, göğüste sıkışma ve öksürük gibi belirtilerle seyreden heterojen bir hastalıktır. Astımın nedenleri tam olarak anlaşılamamış olsa da, genetik yatkınlık, çevresel faktörler ve bunların etkileşimi sonucu ortaya çıktığı düşünülmektedir. Bu makalede, astımın nedenleri detaylı bir şekilde ele alınacak ve güncel bilimsel bilgiler ışığında açıklanacaktır.

Astımın Etiyolojisi: Çok Faktörlü Bir Yaklaşım

Astımın gelişimi, birçok faktörün karmaşık bir etkileşimi ile ilişkilidir. Bu faktörler genel olarak iki ana grupta incelenebilir:

Genetik Faktörler:

  • Aile öyküsü: Ailede astım öyküsü olan bireylerde astım gelişme riski daha yüksektir. Çalışmalar, astım gelişiminde rol oynayan birçok gen belirlemiştir. Bu genler, bağışıklık sistemi, hava yolu inflamasyonu ve bronşiyal hiperreaktivite ile ilişkilidir.
  • Genetik polimorfizmler: Belirli genlerdeki varyasyonlar (polimorfizmler), astım gelişme riskini artırabilir. Örneğin, HLA genleri, sitokin genleri, beta2-adrenerjik reseptör genleri ve mukus üretimi ile ilgili genlerdeki polimorfizmler astım ile ilişkilendirilmiştir.
  • Epigenetik mekanizmalar: Gen ifadesini etkileyen çevresel faktörler, astım gelişiminde rol oynayabilir. Örneğin, erken çocukluk döneminde alerjenlere maruz kalma, DNA metilasyonu ve histon modifikasyonları gibi epigenetik değişikliklere neden olarak astım riskini artırabilir.

Çevresel Faktörler:

  • Alerjenler: Polen, toz akarları, hayvan tüyleri, küf mantarları ve hamamböceği alerjenleri gibi alerjenler, astım gelişiminde önemli bir rol oynar. Bu alerjenler, solunum yollarında alerjik inflamasyona neden olarak bronşiyal hiperreaktiviteyi artırır ve astım belirtilerini tetikler.
  • Solunum yolu enfeksiyonları: Erken çocukluk döneminde geçirilen solunum yolu enfeksiyonları, özellikle RSV (respiratuar sinsityal virüs) ve rinovirüs enfeksiyonları, astım gelişme riskini artırabilir. Bu enfeksiyonlar, solunum yollarında hasara ve kronik inflamasyona neden olabilir.
  • Hava kirliliği: Trafik dumanı, endüstriyel kirlilik, sigara dumanı gibi hava kirleticileri, solunum yollarını tahriş ederek ve inflamasyonu artırarak astım gelişimine katkıda bulunabilir.
  • Sigara dumanı: Sigara içmek veya sigara dumanına maruz kalmak, hem çocuklarda hem de yetişkinlerde astım gelişme riskini artırır. Sigara dumanı, solunum yollarında kronik inflamasyona, mukus üretiminde artışa ve bronşiyal hiperreaktiviteye neden olur.
  • Diyet: Bazı çalışmalar, meyve, sebze ve omega-3 yağ asitleri açısından zengin bir diyetin astım riskini azaltabileceğini göstermektedir. Diğer yandan, işlenmiş gıdalar, doymuş yağlar ve şeker tüketiminin astım riskini artırabileceği düşünülmektedir.
  • Obezite: Obezite, astım gelişme riski için bağımsız bir risk faktörüdür. Obezite, vücutta kronik inflamasyona neden olur ve solunum fonksiyonlarını olumsuz etkileyebilir.
  • Egzersiz: Egzersiz, bazı kişilerde astım belirtilerini tetikleyebilir. Bu durum, egzersize bağlı bronkokonstriksiyon olarak adlandırılır ve genellikle egzersizden birkaç dakika sonra başlar. Soğuk ve kuru hava, egzersize bağlı bronkokonstriksiyon riskini artırabilir.
  • Mesleksel maruziyetler: Bazı mesleklerde çalışan kişiler, işyerinde alerjenlere veya irritanlara maruz kalarak astım geliştirebilirler. Örneğin, fırıncılar, marangozlar, kuaförler, sağlık çalışanları gibi.
  • İlaçlar: Aspirin, ibuprofen gibi bazı ilaçlar, astım belirtilerini tetikleyebilir. Bu durum, aspirin duyarlı astım olarak adlandırılır.
  • Psikolojik faktörler: Stres, anksiyete ve depresyon, astım belirtilerini kötüleştirebilir.
  • Sosyoekonomik faktörler: Düşük sosyoekonomik düzey, astım gelişme riski ile ilişkilendirilmiştir. Bunun nedenleri arasında, kötü yaşam koşulları, yetersiz beslenme, enfeksiyonlara daha fazla maruz kalma ve sağlık hizmetlerine erişim zorluğu yer alabilir.

Astımın Patogenezi: İnflamasyon ve Hiperreaktivite

Astımın temelinde, solunum yollarında meydana gelen kronik inflamasyon ve bronşiyal hiperreaktivite yatar. Bu iki faktör, birbirini etkileyerek astım belirtilerinin ortaya çıkmasına neden olur.

Bronşiyal İnflamasyon:

  • Alerjenler, irritanlar veya enfeksiyonlar gibi faktörler, solunum yollarında inflamatuar hücrelerin (mast hücreleri, eozinofiller, T lenfositleri gibi) aktivasyonuna neden olur.
  • Aktive olan bu hücreler, histamin, lökotrienler, sitokinler gibi inflamatuar mediatörler salgılar.
  • Bu mediatörler, hava yollarında şişlik (ödem), mukus üretiminde artış ve bronş kaslarının kasılmasına (bronkokonstriksiyon) neden olur.

Bronşiyal Hiperreaktivite:

  • Kronik inflamasyon, solunum yollarını çeşitli uyaranlara karşı aşırı duyarlı hale getirir.
  • Bu uyaranlar, alerjenler, irritanlar, enfeksiyonlar, egzersiz, soğuk hava, hatta duygusal durumlar bile olabilir.
  • Uyaranlara maruz kalındığında, hava yolları aşırı şekilde daralır ve astım belirtileri ortaya çıkar.

Astımın şiddeti, inflamasyonun ve hiperreaktivitenin derecesine bağlı olarak değişir.

Astım Teşhisi

Astım tanısı koymak için doktorunuz şu adımları izleyebilir:

  • Detaylı bir tıbbi öykü almak: Belirtileriniz, sağlık geçmişiniz ve aile öykünüz hakkında sorular soracaktır.
  • Fizik muayene yapmak: Akciğerlerinizi dinleyecek ve diğer fiziksel bulguları değerlendirecektir.
  • Solunum fonksiyon testleri yapmak:
    • Spirometri: Akciğer kapasitenizi ve hava akış hızınızı ölçen bir testtir.
    • Peak flow metre: Nefes verme hızınızı ölçen bir cihazdır.
  • Göğüs röntgeni çekmek: Akciğerlerinizde başka bir problem olup olmadığını kontrol etmek için yapılabilir.
  • Alerji testleri yapmak: Alerjiniz olan maddeleri belirlemek için yapılabilir.
  • Diğer testler: Gerekirse, kan testleri, sinüs filmleri veya diğer testler yapılabilir.

Astım Tedavisi

Astım tedavisinde amaç, belirtileri kontrol altına almak, atakları önlemek ve hastanın normal bir yaşam sürmesini sağlamaktır. Tedavi yöntemleri şunlardır:

  • İlaçlar:
    • Nefes açıcılar (bronkodilatörler): Hava yollarını açarak nefes almayı kolaylaştırır. Kısa etkili ve uzun etkili bronkodilatörler vardır.
    • İnhaler kortikosteroidler: Solunum yollarındaki iltihabı azaltır.
    • Lökotrien modifiye ediciler: İltihabı azaltan ve hava yollarını gevşeten ilaçlardır.
    • İmmünoterapi (alerji aşıları): Alerjiniz olan maddelere karşı vücudunuzun duyarlılığını azaltır.
  • Yaşam tarzı değişiklikleri:
    • Tetikleyicilerden kaçınma: Alerjenlerden, irritanlardan ve diğer tetikleyicilerden kaçınmak önemlidir.
    • Sigarayı bırakma: Sigara içmek, astım belirtilerini kötüleştirir.
    • Düzenli egzersiz yapma: Astım kontrol altına alındığında, düzenli egzersiz yapmak faydalıdır.
    • Sağlıklı beslenme: Sağlıklı bir diyet, astım kontrolüne yardımcı olabilir.
    • Stres yönetimi: Stres, astım belirtilerini kötüleştirebilir. Stres yönetimi teknikleri (yoga, meditasyon gibi) uygulamak faydalı olabilir.
  • Astım aksiyon planı: Doktorunuz, sizin için bir astım aksiyon planı hazırlayacaktır. Bu plan, belirtileriniz kötüleştiğinde ne yapmanız gerektiğini anlatır.

Astım ile Yaşamak

Astım, kronik bir hastalıktır, ancak doğru tedavi ve yaşam tarzı değişiklikleri ile kontrol altına alınabilir.

  • Tedavi planınıza uyun: Doktorunuzun önerdiği tedavi planına uyun ve düzenli olarak kontrollerinize gidin.
  • Tetikleyicilerinizi tanıyın ve kaçının: Astım belirtilerinizi tetikleyen faktörleri tanıyın ve bunlardan kaçınmaya çalışın.
  • Astım aksiyon planınızı takip edin: Belirtileriniz kötüleştiğinde ne yapmanız gerektiğini bilin.
  • Astım hakkında bilgi edinin: Astım hakkında ne kadar çok bilgi edinirseniz, hastalığınızı o kadar iyi yönetebilirsiniz.
  • Destek gruplarına katılın: Astım ile yaşayan diğer insanlarla iletişim kurmak ve deneyimlerinizi paylaşmak size destek olabilir.

A life'ta Astım Tedavisi

A life Sağlık Grubu olarak, astım tedavisi konusunda uzman göğüs hastalıkları uzmanlarından oluşan bir ekibe sahibiz.

Astım veya diğer solunum yolu hastalıkları hakkında detaylı bilgi almak ve randevu oluşturmak için web sitemizi ziyaret edebilir veya iletişim numaralarımızdan bize ulaşabilirsiniz.

Unutmayın, astım kontrol altına alınabilir bir hastalıktır. Doğru tedavi ve yaşam tarzı değişiklikleri ile aktif ve sağlıklı bir yaşam sürdürebilirsiniz.

Astım Hakkında Sıkça Sorulan Sorular?

Astım Çeşitleri

Astım, herkesi farklı şekilde etkileyebilen karmaşık bir hastalıktır. Bu nedenle, astımı farklı şekillerde sınıflandırmak mümkündür. İşte astım çeşitlerine genel bir bakış:

Tetikleyiciye Göre Astım Çeşitleri:

  • Alerjik Astım:
    • En yaygın astım türüdür.
    • Polen, toz akarları, hayvan tüyleri, küf mantarları gibi alerjenlere maruz kalma sonucu tetiklenir.
    • Genellikle çocukluk çağında başlar ve ailede alerji öyküsü vardır.
  • Alerjik Olmayan Astım:
    • Alerjenler dışında faktörlerle tetiklenir.
    • Soğuk hava, sigara dumanı, hava kirliliği, egzersiz, stres, solunum yolu enfeksiyonları gibi tetikleyiciler sayılabilir.
    • Genellikle yetişkinlikte başlar.

Zamanlamaya Göre Astım Çeşitleri:

  • Mevsimsel Astım:
    • Yılın belirli zamanlarında, genellikle ilkbahar ve sonbaharda ortaya çıkar.
    • Polenler gibi mevsimsel alerjenlerle tetiklenir.
  • Sürekli Astım:
    • Yıl boyunca devam eden ve belirtileri sürekli olarak mevcut olan astım türüdür.

Şiddete Göre Astım Çeşitleri:

  • Hafif Aralıklı Astım: Belirtiler haftada iki defadan az görülür ve geceleri uyandırmaz.
  • Hafif Kalıcı Astım: Belirtiler haftada iki defadan fazla, ancak günde bir defadan az görülür. Geceleri ayda birkaç kez uyandırabilir.
  • Orta Kalıcı Astım: Belirtiler günde bir kezden fazla görülür. Geceleri sık sık uyandırabilir.
  • Şiddetli Kalıcı Astım: Belirtiler gün boyunca mevcuttur ve geceleri sık sık uyandırır. Günlük aktiviteleri kısıtlar.

Diğer Astım Çeşitleri:

  • Egzersize Bağlı Astım: Fiziksel aktivite veya egzersiz sırasında solunum yollarının daralmasıyla ortaya çıkar.
  • Aspirin Duyarlı Astım: Aspirin veya diğer nonsteroid antiinflamatuar ilaçlar (NSAİİ'ler) alındığında tetiklenir.
  • Mesleki Astım: İşyerindeki maddelere (toz, kimyasallar, duman gibi) maruz kalma sonucu gelişir.
  • Gece Astımı: Belirtiler geceleri kötüleşir.
  • Öksürük Varyant Astım: Tek belirti kronik öksürüktür.

Astım çeşitleri birbirleriyle örtüşebilir. Örneğin, bir kişi hem alerjik hem de mevsimsel astıma sahip olabilir.

Alerjik Astım

Alerjik astım, astımın en yaygın türüdür ve alerjenlere maruz kalma sonucu tetiklenir. Alerjenler, bağışıklık sisteminin aşırı tepki verdiği maddelerdir. Polen, toz akarları, hayvan tüyleri, küf sporları ve bazı yiyecekler yaygın alerjenler arasında yer alır.  

Alerjik astımda, alerjenlere maruz kalındığında, bağışıklık sistemi histamin ve lökotrienler gibi kimyasallar salgılar. Bu kimyasallar, solunum yollarında iltihaplanma ve daralmaya neden olarak astım belirtilerini tetikler.

Alerjik Olmayan Astım

Astım denilince akla genellikle alerjiler gelse de, her astım alerjik değildir. Alerjik olmayan astım, alerjenlerden kaynaklanmayan tetikleyicilerle ortaya çıkan bir astım türüdür. Bu tetikleyiciler arasında; solunum yolu enfeksiyonları, egzersiz, soğuk hava, duman, güçlü kokular, stres ve duygusal değişiklikler yer alabilir.

Alerjik olmayan astım, alerjik astıma göre daha az yaygın olmakla birlikte, özellikle yetişkinlerde görülen astım vakalarının önemli bir kısmını oluşturur. Belirtileri alerjik astımla aynıdır ve aynı şekilde tedavi edilir.

Mevsimsel Astım

Mevsimsel astım, yılın belirli dönemlerinde ortaya çıkan ve genellikle mevsimsel alerjenler tarafından tetiklenen bir astım türüdür. En sık görülen tetikleyici, ağaçlar, çimenler ve yabani otlar tarafından üretilen polenlerdir. Ancak küf mantarları ve ev tozu akarları da mevsimsel astıma neden olabilir.

Mevsimsel astım, alerjik astımın bir alt türü olarak kabul edilir. Bağışıklık sistemi, alerjenlere karşı aşırı tepki vererek solunum yollarında iltihaplanma ve daralmaya neden olur. Bu da öksürük, hırıltılı solunum, göğüste sıkışma ve nefes darlığı gibi tipik astım belirtilerine yol açar.

Sürekli Astım

Sürekli astım, yıl boyunca devam eden ve belirtileri sürekli olarak mevcut olan bir astım türüdür. Kalıcı astım olarak da adlandırılan bu tür, mevsimsel astım gibi belli dönemlerde ortaya çıkmaz, aksine sürekli olarak hava yollarında iltihaplanma ve daralma mevcuttur. Bu durum, hastaların günlük yaşamlarını olumsuz etkiler ve sürekli tedavi gerektirir.

Sürekli astım, alerjik veya alerjik olmayan nedenlerle ortaya çıkabilir. Alerjik sürekli astımda, ev tozu akarları, hayvan tüyleri, küf mantarları gibi alerjenler belirtileri tetiklerken, alerjik olmayan sürekli astımda ise solunum yolu enfeksiyonları, egzersiz, soğuk hava, duman ve stres gibi faktörler belirtileri tetikleyebilir veya kötüleştirebilir.

Egzersize Bağlı Astım

Egzersize bağlı astım, fiziksel aktivite sırasında veya sonrasında solunum yollarının daralmasıyla ortaya çıkan bir astım türüdür. Tıp dilinde "egzersize bağlı bronkokonstriksiyon (EIB)" olarak adlandırılan bu durum, nefes darlığı, öksürük, hırıltılı solunum ve göğüste sıkışma gibi tipik astım belirtilerine yol açar.

Egzersize bağlı astım, herkeste görülebilir, ancak astımı olan kişilerde daha yaygındır. Soğuk ve kuru hava, yüksek yoğunluklu egzersizler ve hava kirliliği egzersize bağlı astım ataklarını tetikleyebilir.

Aspirin Duyarlı Astım

Aspirin duyarlı astım, aspirin veya diğer steroidal olmayan anti-inflamatuar ilaçların (NSAİİ'ler) alımından sonra solunum yollarında daralma ve iltihaplanma ile karakterize bir durumdur. Bu ilaçlar, ağrı, ateş ve iltihabı azaltmak için yaygın olarak kullanılır, ancak aspirin duyarlı astımı olan kişilerde ciddi astım ataklarını tetikleyebilir.

Aspirin duyarlı astım, genellikle yetişkinlerde görülür ve kadınlarda daha yaygındır. Astımı olan kişilerin yaklaşık %9'unu etkilediği tahmin edilmektedir. Bu durum, Samter triadı olarak bilinen bir sendromun parçası olabilir. Samter triadı, astım, nazal polip ve aspirin duyarlılığından oluşur.

Mesleki Astım

Mesleki astım, işyerindeki belirli maddelere maruz kalma sonucu gelişen bir astım türüdür. Bu maddeler, tozlar, kimyasallar, gazlar, dumanlar veya diğer tahriş ediciler olabilir. Mesleki astım, solunum yollarında iltihaplanma ve daralmaya neden olarak nefes darlığı, öksürük, hırıltılı solunum ve göğüste sıkışma gibi belirtilere yol açar.

Mesleki astım, herhangi bir meslekte çalışan kişilerde görülebilir, ancak bazı mesleklerde çalışanlar daha yüksek risk altındadır. Bu meslekler arasında:

  • Fırıncılar
  • Marangozlar
  • Boyacılar
  • Kuaförler
  • Sağlık çalışanları
  • Tarım işçileri
  • Fabrika işçileri

Gece Astımı

Gece astımı, astım semptomlarının gece kötüleştiği bir durumdur. Nokturnal astım olarak da bilinen bu durum, uykuyu bölerek gündüz yorgunluğuna, konsantrasyon eksikliğine ve astım kontrolünün bozulmasına yol açabilir. Astımı olan kişilerin yaklaşık %75'inin gece astımı yaşadığı tahmin edilmektedir.

Gece astımı, gecenin herhangi bir saatinde ortaya çıkabilir, ancak en sık gece yarısı ile sabah erken saatler arasında görülür. Bu durumun nedeni tam olarak anlaşılamamış olsa da, gece saatlerinde solunum yollarında artan inflamasyon, yatay pozisyonda mukus birikimi ve hormonal değişiklikler gibi faktörlerin rol oynadığı düşünülmektedir.

Öksürük Varyant Astım

Öksürük varyant astım (ÖVA), tek belirgin semptomun inatçı, kuru öksürük olduğu bir astım türüdür. Klasik astımda görülen nefes darlığı, hırıltılı solunum ve göğüste sıkışma gibi belirtiler, ÖVA'da genellikle görülmez veya çok hafiftir. Bu nedenle, teşhis edilmesi zor olabilir ve sıklıkla kronik bronşit veya üst solunum yolu enfeksiyonu gibi diğer hastalıklarla karıştırılabilir.

ÖVA'da, hava yollarında klasik astımdaki gibi inflamasyon vardır, ancak bu inflamasyon daha çok öksürük reseptörlerini tetikler. Öksürük, özellikle geceleri veya sabah erken saatlerde daha kötü olabilir. Ayrıca, egzersiz, soğuk hava, duman, toz veya güçlü kokular gibi faktörlerle de tetiklenebilir.

Astım Bronşit Belirtileri​

Astım bronşit, astım hastalarında bronşların iltihaplanması sonucu ortaya çıkan bir durumdur. Bu, astım semptomlarının kötüleşmesine ve nefes almayı zorlaştırmasına neden olabilir. Astım bronşitin belirtileri, astımın genel belirtilerine benzer, ancak genellikle daha şiddetlidir.

Astım bronşitin yaygın belirtileri:

  • Öksürük: Kuru veya balgamlı olabilir. Öksürük, özellikle geceleri veya sabah erken saatlerde daha kötü olabilir.
  • Balgam çıkarma: Balgam, beyaz, sarı veya yeşil renkte olabilir.
  • Nefes darlığı: Nefes almada zorluk çekme, özellikle egzersiz sırasında.
  • Hırıltılı solunum: Nefes alırken veya verirken çıkan ıslık gibi bir ses.
  • Göğüste sıkışma hissi: Göğüste ağırlaşma veya baskı hissi.
  • Yorgunluk: Nefes almak için daha fazla çaba harcamak yorgunluğa neden olabilir.
Astım - Belirtileri, Nedenleri, Tedavi Yöntemleri

Hızlı Başvuru Formu

Lütfen size ulaşabilmek için aşağıdaki alanları doldurunuz

İlgili Birimler
İlgili Hekimler
Benzer İçerikler

Yardıma mı ihtiyacınız var ?

7/24 tüm soru ve sorunlarınız için buradayız.