Katarakt Nedir?

Katarakt

Katarakt, gözün içindeki doğal merceğin şeffaflığını kaybetmesi veya bulanıklaşması sonucu ortaya çıkan yaygın bir göz rahatsızlığıdır. Yaşlanma sürecinin doğal bir parçası olarak kabul edilse de, farklı faktörlere bağlı olarak her yaşta görülebilir. Katarakt, görme keskinliğini azaltarak günlük yaşam aktivitelerini olumsuz etkileyebilir.

Katarakt, ortaya çıkış zamanına göre başlıca iki türe ayrılır:

  • Doğuştan Katarakt (Konjenital Katarakt): Bebeklerde doğumda mevcut olan veya doğumdan kısa bir süre sonra gelişen katarakttır. Genetik faktörler, enfeksiyonlar veya metabolik sorunlar gibi çeşitli nedenlerle ortaya çıkabilir.
  • Yaşa Bağlı Katarakt (Senil Katarakt): En sık görülen katarakt türüdür ve yaşlanma sürecinin doğal bir sonucu olarak ortaya çıkar. Lens proteinlerinde meydana gelen değişiklikler, lensin şeffaflığını kaybetmesine ve bulanıklaşmasına yol açar.

Göz sağlığınızı korumak ve katarakt gibi göz hastalıklarını erken teşhis etmek için düzenli göz muayeneleri önemlidir:

  • 40 yaş ve üzeri bireylerin 2-4 yıl aralıklarla kapsamlı göz muayenesi yaptırması önerilir.
  • 55 yaşından sonra 1-3 yıl aralıklarla,
  • 65 yaşından sonra ise 1-2 yılda bir göz muayenesi yapılması önemlidir.

Katarakt Nedir?

Gözlerimiz, yaşlanma sürecinden özellikle çabuk etkilenen hassas organlarımızdandır. Yaşın ilerlemesiyle birlikte gözlerde meydana gelen değişimler, görme keskinliğimizi ve genel yaşam kalitemizi önemli ölçüde etkileyebilir. Bu makalede, yaşlanmaya bağlı olarak ortaya çıkan başlıca göz sorunlarını ve bu sorunların potansiyel etkilerini inceleyeceğiz.

  • Pupil Küçülmesi: Yaşlandıkça göz bebeğimizin (pupil) boyutu küçülür. Bu durum, göze giren ışık miktarını azaltarak özellikle loş ortamlarda görmeyi zorlaştırabilir.
  • Işığa Adaptasyon Süresinde Uzama: Gözlerimizin parlak ışıktan karanlığa veya karanlıktan parlak ışığa uyum sağlama hızı yavaşlar. Bu durum, gece araba kullanırken veya sinemadan çıktıktan sonra uyum sağlamada zorluğa neden olabilir.
  • Yakını Görme Zorluğu (Presbiyopi): Göz merceğinin esnekliği yaşla birlikte azalır. Bu durum, yakındaki nesnelere odaklanmayı zorlaştırarak okuma, dikiş dikme gibi aktivitelerde görme bulanıklığına yol açar. Presbiyopi, 40 yaşından sonra herkesi etkileyen doğal bir süreçtir.
  • Göz Kuruluğu Sendromu (Keratokonjonktivitis Sicca): Yaşlanmayla birlikte gözyaşı üretimi azalabilir veya gözyaşının bileşimi değişebilir. Bu durum, gözlerde kuruluk, yanma, batma, kızarıklık ve bulanık görme gibi rahatsız edici semptomlara neden olur.

Katarakt, yaşlanmaya bağlı olarak en sık görülen görme sorunlarından biridir. Göz merceğinin yaşla birlikte kalınlaşması ve esnekliğini kaybetmesi, katarakt gelişimine zemin hazırlar. Mercek proteinlerinde meydana gelen kimyasal değişiklikler, merceğin bulanıklaşmasına ve sararmasına yol açar. Bu durum, ışığın retinaya ulaşmasını engelleyerek görme bulanıklığına ve görme kaybına neden olabilir.

Kataraktın tek etkili tedavisi, katarakt cerrahisidir. Bu ameliyatta bulanıklaşmış mercek alınır ve yerine yapay bir göz içi merceği yerleştirilir. Katarakt ameliyatı, günümüzde oldukça güvenli ve başarılı bir yöntem olup, hastaların görme yetisini yeniden kazanmalarını sağlar.

Katarakt Türleri Nelerdir?

Katarakt türleri, oluşum nedenine, merceğin hangi bölgesini etkilediğine ve hastanın yaşına göre sınıflandırılabilir.

En sık karşılaşılan katarakt türleri:

Oluşum Nedenine Göre Katarakt Türleri:

  • Yaşa Bağlı Katarakt (Senil Katarakt)
  • Doğuştan Katarakt (Konjenital Katarakt)
  • İkincil Katarakt
  • Travmatik Katarakt

Merceğin Etkilenen Bölgesine Göre Katarakt Türleri:

  • Nükleer Katarakt
  • Kortikal Katarakt
  • Subkapsüler Katarakt

Oluşum Nedenine Göre Katarakt Türleri

İkincil Katarakt

İkincil Katarakt, katarakt ameliyatı geçirmiş hastalarda görülen ve kataraktın tekrarlaması olarak algılansa da, aslında katarakt ameliyatı sonrası gelişen bir durumdur. Katarakt ameliyatı sırasında, bulanıklaşmış göz merceği alınır, ancak merceği yerinde tutan arka kapsül olarak adlandırılan ince zar bırakılır. Bu zarın zamanla bulanıklaşması veya kalınlaşması, ikincil katarakt olarak adlandırılır.

Travmatik Katarakt

Travmatik Katarakt, bir göz yaralanması veya travma sonucu göz merceğinin bulanıklaşmasıdır. Bu durum, merceğin normalde saydam olan yapısının hasar görmesiyle ortaya çıkar. Travmatik kataraktlar, yaşa bağlı olarak zaman içinde yavaş gelişen kataraktlardan farklı olarak, travmanın etkisiyle daha ani bir şekilde gelişebilir.

Travmatik katarakt, şu tür yaralanmalar sonucunda oluşabilir:

  • Künt travma: Gözde darbe veya baskı (örneğin, bir yumruk, top veya hava yastığı çarpması)
  • Penetran travma: Göze delici veya kesici bir cismin girmesi (örneğin, cam parçası, metal kıymığı)

Travmatik kataraktlar, yaralanma anında hemen ortaya çıkabileceği gibi, yaralanmadan sonraki haftalar, aylar ve hatta yıllar içinde de gelişebilir.

Yaşa Bağlı Katarakt (Senil Katarakt)

Yaşa bağlı katarakt (senil katarakt), ileri yaşlarda görülen ve göz merceğinin şeffaflığını kaybetmesiyle ortaya çıkan en yaygın katarakt türüdür. Yaşlanma süreciyle birlikte mercekteki proteinlerde meydana gelen değişiklikler, merceğin yavaş yavaş bulanıklaşmasına ve kalınlaşmasına neden olur. Bu durum, ışığın retinaya ulaşmasını engelleyerek görme keskinliğinde azalmaya ve çeşitli görme sorunlarına yol açar.

Senil katarakt, genellikle 55 yaşından sonra görülmeye başlar ve sıklığı yaşla birlikte artar. Bu katarakt tipi, her iki gözü de etkileyebilir, ancak genellikle ilerleme hızı gözler arasında farklılık gösterir.

Doğuştan Katarakt (Konjenital Katarakt)

Doğuştan katarakt (konjenital katarakt), bebeklerin göz merceklerinin doğumda veya doğumdan hemen sonra saydamlığını kaybetmesi durumudur. Normalde ışığı retinaya odaklayarak net görmeyi sağlayan mercek, bu durumda bulanıklaşır ve bebeğin görme yeteneğini olumsuz etkiler.

Konjenital katarakt, tek veya iki gözde de görülebilir ve önlenebilir çocukluk çağı körlük nedenleri arasında önemli bir yer tutar. Bu nedenle erken teşhis ve erken tedavi hayati önem taşır.

Merceğin Etkilenen Bölgesine Göre Katarakt Türleri

Nükleer Katarakt

Nükleer Katarakt, göz merceğinin merkezinde bulunan nükleus adı verilen bölümün bulanıklaşması sonucu ortaya çıkan bir katarakt türüdür. Bu tür katarakt genellikle yaşlanma sürecinin bir parçası olarak gelişir ve merceğin sertleşmesine ve renginin sarı-kahverengiye dönmesine neden olur.

Nükleer kataraktın ilerlemesiyle, hastalar sıklıkla uzağı görmede zorluk çekerler. İlginç bir şekilde, erken evrelerde hastalar yakın görme yeteneğinde geçici bir iyileşme fark edebilirler; bu durum "ikinci görüş" olarak adlandırılır. Ancak bu durum geçicidir ve katarakt ilerledikçe hem uzak hem de yakın görme bozulur.

Kortikal Katarakt

Kortikal Katarakt, göz merceğinin dış kısmında, korteks adı verilen bölgesinde meydana gelen bir katarakt türüdür. Bu tür katarakt, merceğin dış katmanlarında beyazımsı, kama şeklinde veya çizgisel bulanıklıklar oluşmasına neden olur.

Kortikal kataraktın gelişiminde, merceğin korteks bölgesindeki su ve protein dengesinin bozulması önemli rol oynar. Bu durum, ışığın retinaya düzgün bir şekilde ulaşmasını engelleyerek görme sorunlarına yol açar.

Subkapsüler Katarakt

Subkapsüler Katarakt, göz merceğinin arka yüzeyinde, kapsül adı verilen ince zarın hemen altında gelişen özel bir katarakt türüdür. Bu tür katarakt, görme keskinliğini hızla bozabilen bir özelliğe sahiptir ve diğer katarakt tiplerinden farklı bazı karakteristik özelliklere sahiptir.

Subkapsüler kataraktın en belirgin özelliği, ışığı doğrudan bloke ederek retinaya ulaşmasını engellemesidir. Bu durum, özellikle parlak ışıkta (güneş ışığı, araba farları gibi) ve yakın görme aktivitelerinde (okuma, dikiş) görme keskinliğini önemli ölçüde azaltır. Hastalar, ışık parlaması, kontrast hassasiyetinde azalma ve okuma güçlüğü gibi belirtilerle karşılaşabilirler.

Katarakt Neden Olur?

Katarakt, göz merceğinin normalde şeffaf olan yapısının bulanıklaşması sonucu ortaya çıkan yaygın bir göz rahatsızlığıdır. Bu bulanıklaşma, ışığın retinaya ulaşmasını engelleyerek görme sorunlarına neden olur. Peki, katarakt neden olur? kataraktın oluşumunda rol oynayan başlıca faktörler:

Yaşlanma, Kataraktın en sık görülen nedeni yaşlanmadır. Yaşla birlikte merceğin yapısındaki proteinlerde değişiklikler meydana gelir ve mercek zamanla sertleşip bulanıklaşır. Bu süreç genellikle 50 yaşından sonra başlar ve ilerleyen yaşlarda katarakt riski artar.

Diyabet, Şeker hastalığı, katarakt riskini önemli ölçüde artırır. Yüksek kan şekeri seviyeleri, merceğe zarar vererek katarakt oluşumunu hızlandırabilir. Üveit (göz içi iltihabı), retina dekolmanı, glokom gibi diğer göz hastalıkları da katarakt oluşumuna katkıda bulunabilir.

Göz Yaralanmaları, Göze alınan darbeler veya travmalar, merceğin hasar görmesine ve katarakt gelişmesine neden olabilir. Bu tür kataraktlar travma sonrası hemen veya yıllar sonra ortaya çıkabilir.

İlaçlar, Bazı ilaçların uzun süreli kullanımı, katarakt riskini artırabilir. Özellikle kortikosteroidler (steroidler), katarakt oluşumuna katkıda bulunabilir.

Radyasyon, Güneş ışığına veya diğer radyasyon kaynaklarına aşırı maruz kalmak, katarakt riskini artırır. UV ışınları merceğe zarar verebilir.

Sigara ve Alkol Kullanımı, Sigara ve aşırı alkol tüketimi, katarakt gelişme riskini artırır. Bu maddeler, göz sağlığı üzerinde olumsuz etkilere sahip olabilir.

Genetik Faktörler, Ailede katarakt öyküsü bulunması, kişinin katarakt geliştirme riskini artırır. Genetik yatkınlık, kataraktın ortaya çıkışında önemli bir rol oynayabilir.

Doğuştan (Konjenital) Katarakt, Bebeklerde doğumda mevcut olan veya doğumdan kısa bir süre sonra gelişen katarakttır. Genetik faktörler, annenin hamilelik sırasında geçirdiği enfeksiyonlar veya metabolik sorunlar gibi çeşitli nedenlerle ortaya çıkabilir.

Kataraktın oluşum nedenleri çok çeşitli olabilir. Risk faktörlerini bilmek ve düzenli göz muayenesi yaptırmak, erken teşhis ve tedavi açısından önemlidir.

Katarakt Belirtileri Nelerdir?

Kataraktın belirtileri, hastalığın ilerleyişine bağlı olarak farklılık gösterebilir. İşte kataraktın yaygın belirtileri:

  • Bulanık veya puslu görme: Bu, kataraktın en yaygın belirtisidir. Görme, buğulanmış bir camın arkasından bakıyormuş gibi hissedilebilir.
  • Görmede azalma: Özellikle uzak ve yakını net görememe.
  • Işığa karşı hassasiyet: Parlak ışıklar, özellikle gece araba kullanırken karşıdan gelen farlar, rahatsız edici olabilir.
  • Göz kamaşması: Işık kaynaklarının etrafında halkalar veya parlamalar görülmesi.
  • Renklerin soluklaşması veya sararması: Renkler daha mat veya sarımsı görünebilir.
  • Çift görme: Bazen özellikle tek gözde çift görme ortaya çıkabilir.
  • Gözlük veya lens numaralarının sık sık değişmesi: Katarakt ilerledikçe, görme keskinliğini korumak için gözlük veya lens numaralarının sık sık değiştirilmesi gerekebilir.
  • Gece görüşünde zorluk: Karanlık ortamlarda görme keskinliği azalabilir.

Kataraktın ilerlemesiyle bu belirtiler zamanla daha da belirginleşebilir.

Kataraktın Tanısı Nasıl Konulur?

Katarakt tanısı, görme kaybına neden olabilecek diğer göz hastalıklarından ayırt edilmesi için detaylı bir göz muayenesi gerektirir.

Bu süreç, bir göz doktoru (oftalmolog) tarafından yürütülür ve aşağıdaki aşamaları içerir:

Ayrıntılı Hasta Öyküsü:

  • Göz doktoru, ilk olarak hastanın mevcut şikayetlerini dikkatle dinler. Bulanık görme, ışığa karşı hassasiyet, gece görüşünde zorluk veya renklerde solma gibi belirtilerin ne zaman başladığı, ne kadar süredir devam ettiği ve günlük aktiviteleri ne ölçüde etkilediği gibi sorular sorulur.
  • Hastanın genel sağlık durumu, diyabet gibi kronik hastalıkları, kullandığı ilaçlar (özellikle steroidler), geçirilmiş göz yaralanmaları veya ameliyatları gibi faktörler de sorgulanır. Bu bilgiler, kataraktın nedenini anlamaya yardımcı olabilir.

Görme Keskinliği Değerlendirmesi:

  • Uzak ve yakın mesafedeki görme keskinliği, standart görme tabloları (Snellen eşeli gibi) kullanılarak ölçülür. Bu test, hastanın farklı uzaklıklarda ne kadar net görebildiğini belirlemek için yapılır.
  • Gözlükle ve gözlüksüz görme durumu karşılaştırılarak, kırma kusurlarının (miyopi, hipermetropi, astigmatizma) görme azalmasına ne kadar katkıda bulunduğu değerlendirilir.

Göz Bebeği Genişletme (Midriyazis):

  • Göz bebeğini genişleten özel damlalar kullanılarak göz bebeği büyütülür. Bu işlem, göz doktorunun merceği, retinayı, optik siniri ve diğer iç yapıları daha iyi görmesini sağlar.
  • Göz bebeği genişletildikten sonra, parlak ışıkta bir süre bulanıklık ve rahatsızlık olabilir. Bu nedenle, muayeneden sonra araç kullanmakta zorluk çekilebilir.

Biyomikroskopi (Yarık Lamba) İncelemesi:

  • Yarık lamba adı verilen özel bir mikroskop kullanılarak gözün ön ve arka bölümleri yüksek büyütme altında detaylı olarak incelenir.
  • Bu inceleme sırasında merceğin bulanıklığı, yoğunluğu, konumu ve türü belirlenir. Ayrıca kornea, iris ve diğer yapılar da değerlendirilir.

Göz İçi Basıncı Ölçümü (Tonometri):

  • Glokom gibi göz tansiyonu yüksekliğine bağlı hastalıkların dışlanması için göz içi basıncı ölçülür.

Göz Dibi Muayenesi (Oftalmoskopi/Funduskopi):

  • Oftalmoskop veya funduskopi gibi aletler kullanılarak retinanın, optik sinirin ve göz damarlarının durumu değerlendirilir. Bu muayene, kataraktın görme azalmasına ne kadar katkıda bulunduğunu ve başka bir göz hastalığının var olup olmadığını anlamak için önemlidir.

Ek Tanısal Testler (Gerekli Durumlarda):

  • Optik Koherens Tomografi (OKT): Retina tabakasının kesit görüntülerini alarak makula hastalıkları (sarı nokta hastalığı) veya optik sinir hasarı gibi diğer nedenleri araştırmaya yardımcı olur.
  • Göz Ultrasonografisi: Yoğun katarakt nedeniyle gözün arka kısmı yeterince görüntülenemediğinde, retina dekolmanı veya tümör gibi durumları dışlamak için ultrason kullanılır.
  • Göz Biyometrisi: Katarakt ameliyatı planlanan hastalarda, göze yerleştirilecek yapay merceğin (göz içi lensi) numarasını doğru bir şekilde belirlemek için gözün boyutları ölçülür.

Genellikle bu kapsamlı göz muayenesi sırasında kolaylıkla konulabilir. Ancak, göz doktorunuz, belirtilerinizin diğer nedenlerini dışlamak veya cerrahi müdahale planlaması için ek testlere ihtiyaç duyabilir.

Önemli Not: Erken teşhis ve uygun tedavi planlaması için düzenli göz muayeneleri, özellikle risk faktörü olan kişilerde (ileri yaş, diyabet, steroid kullanımı vb.) büyük önem taşır.

Katarakt Tedavileri Nelerdir?

Kataraktın tek etkili tedavisi cerrahidir. İlaçla veya gözlükle kataraktı ortadan kaldırmak ya da ilerlemesini durdurmak mümkün değildir. Katarakt cerrahisinde, bulanıklaşmış göz merceği alınır ve yerine yapay bir mercek (göz içi lensi - GİL) yerleştirilir.

Katarakt Ameliyatı

Katarakt ameliyatı, bulanıklaşmış göz merceğinin alınarak yerine yapay bir mercek (göz içi lensi - GİL) yerleştirilmesi işlemidir. Bu cerrahi prosedür, kataraktın neden olduğu görme sorunlarını gidermek ve görme keskinliğini geri kazandırmak amacıyla yapılır.

Katarakt, merceğin bulanıklaşması nedeniyle ışığın retinaya düzgün bir şekilde odaklanamamasına yol açar. Bu durum, görme bulanıklığına, ışığa karşı hassasiyete, gece görüşünde zorluklara ve renk algısında değişikliklere neden olabilir. Katarakt ameliyatı, bu semptomları ortadan kaldırarak hastaların daha iyi görmelerini sağlamayı amaçlar.

Ameliyat Teknikleri:

  • Fakoemülsifikasyon: En yaygın kullanılan yöntemdir. Küçük bir kesiden korneada bir açıklık oluşturulur. Ultrasonik titreşimler yayan bir cihaz kullanılarak bulanık mercek parçalanır ve emilir. Ardından yapay mercek göz içine yerleştirilir. Küçük kesi nedeniyle genellikle dikiş gerekmez.
  • Femtosaniye Lazer Destekli Katarakt Cerrahisi: Femtosaniye lazer, kesilerin daha hassas bir şekilde yapılmasını sağlar. Bu yöntem, bazı açılardan fakoemülsifikasyona göre avantajlar sunabilir.

Yapay Mercek Yerleştirilmesi: Alınan doğal merceğin yerine, göze yapay bir mercek (GİL) yerleştirilir. GİL seçimi hastanın görme ihtiyaçlarına ve yaşam tarzına göre yapılır. Monofokal (tek odaklı), multifokal (çok odaklı) veya torik (astigmatı düzelten) gibi farklı GİL tipleri mevcuttur.

Ameliyat Sonrası Bakım: Ameliyat sonrası, göz doktorunun verdiği talimatlara titizlikle uyulmalıdır. Göz damlaları düzenli olarak kullanılmalı ve belirli aktivitelerden kaçınılmalıdır. İyileşme süreci genellikle hızlıdır ve çoğu hasta birkaç gün içinde normal aktivitelerine dönebilir.

Katarakt ameliyatı, görme kaybına neden olan katarakt sorununu çözmek için etkili bir yöntemdir. Başarılı bir ameliyat, hastaların görme kalitesini önemli ölçüde artırır, bağımsızlıklarını geri kazandırır ve yaşamlarını daha aktif bir şekilde sürdürmelerini sağlar.

Katarakttan Korunma Yolları?

Kataraktın oluşumunu tamamen engellemek mümkün olmasa da, bazı önlemler alarak oluşumunu geciktirebilir veya riskini azaltabilirsiniz.

Katarakttan korunmak veya oluşumunu geciktirmek için uygulayabileceğiniz bazı stratejiler:

  • Güneşten Korunma: Güneşin zararlı UV ışınlarına uzun süre maruz kalmak, katarakt riskini artırır. Bu nedenle, dışarıda olduğunuz zamanlarda UV korumalı güneş gözlükleri kullanın ve geniş kenarlı şapka veya kep takarak gözlerinizi doğrudan güneş ışığından koruyun.
  • Sağlıklı Beslenme: Antioksidanlar bakımından zengin bir beslenme, göz sağlığınızı destekler ve katarakt riskini azaltmaya yardımcı olabilir. Bol miktarda meyve, sebze (özellikle yeşil yapraklı sebzeler), balık ve tam tahıllı ürünler tüketin. Özellikle A, C ve E vitaminleri ile omega-3 yağ asitleri göz sağlığı için önemlidir.
  • Sigara İçmemek: Sigara içmek, katarakt riskini artırır. Sigarayı bırakmak, genel sağlığınız için olduğu kadar göz sağlığınız için de faydalıdır.
  • Diyabet Kontrolü: Diyabet, katarakt riskini artırabilir. Kan şekeri seviyelerinizi kontrol altında tutmak, katarakt riskini azaltmaya yardımcı olabilir.
  • Göz Yaralanmalarından Kaçınma: Göz yaralanmaları, katarakt oluşumuna neden olabilir. Bu nedenle, gözlerinizi tehlikeli ortamlarda veya işlerde koruyucu gözlük kullanarak koruyun.
  • Düzenli Göz Muayenesi: Düzenli göz muayenesi yaptırmak, katarakt ve diğer göz hastalıklarının erken teşhis edilmesini sağlar. Göz doktorunuzun önerdiği sıklıkta göz muayenesi yaptırın.

Unutmayın, bu önlemler katarakt oluşumunu kesin olarak engellemez, ancak riski azaltmaya ve göz sağlığınızı korumaya yardımcı olabilir.

Katarakt Komplikasyonları Nelerdir?

Tedavi edilmezse veya tedavisi sonrası dönemde dikkatli olunmazsa bazı komplikasyonlara yol açabilen bir göz hastalığıdır. Bu komplikasyonlar, hem kataraktın ilerlemesiyle hem de katarakt cerrahisiyle ilişkili olabilir.

Tedavi Edilmemiş Kataraktın Komplikasyonları:

  • Görme Kaybı: Katarakt zamanla ilerledikçe, görme keskinliği ciddi şekilde azalır ve tedavi edilmeyen vakalarda kalıcı görme kaybına neden olabilir.
  • Glokom: İleri katarakt, göz içi sıvısının dolaşımını engelleyerek göz içi basıncının artmasına (glokom) yol açabilir. Bu durum, optik sinire zarar vererek görme kaybına neden olabilir.
  • Üveit: Nadiren, kataraktlı lensin parçalanması, göz içinde inflamasyona (üveit) neden olabilir.

Katarakt Cerrahisi Komplikasyonları:

Katarakt ameliyatı günümüzde oldukça güvenli bir işlem olmasına rağmen, her cerrahi prosedürde olduğu gibi bazı riskler ve komplikasyonlar taşıyabilir. Bu komplikasyonların çoğu nadirdir ve tedavi edilebilir.

  • Enfeksiyon (Endoftalmi): Ameliyat sonrası gelişen göz içi enfeksiyonu, ciddi bir komplikasyondur ve acil tedavi gerektirir.
  • Kanama: Göz içinde kanama olabilir, ancak genellikle kontrol altına alınabilir.
  • İnflamasyon: Ameliyat sonrası gözde şişlik ve iltihaplanma yaygındır ve göz damlaları ile tedavi edilir.
  • Arka Kapsül Opasifikasyonu (AKO): Ameliyattan sonraki aylarda veya yıllarda yapay merceğin arkasındaki kapsülün bulanıklaşmasıdır. YAG lazer kapsülotomi ile kolayca tedavi edilir.
  • Korneal Ödem: Ameliyattan sonra korneada şişme olabilir ve görme bulanıklığına neden olabilir. Genellikle geçicidir.
  • Retina Ödemi (Maküler Ödem): Ameliyattan sonra retinanın merkezinde şişlik meydana gelebilir.
  • Retina Dekolmanı: Nadiren, ameliyat sonrası retinanın yerinden ayrılması (dekolmanı) görülebilir. Acil cerrahi müdahale gerektirir.
  • Göz İçi Lens Dislokasyonu: Yapay merceğin yerinden oynaması nadirdir, ancak ek cerrahi müdahale gerektirebilir.
  • Göz Tansiyonu Artışı: Ameliyat sonrası bazı hastalarda göz içi basıncı yükselebilir.

Önemli Not: Katarakt cerrahisi komplikasyonları nadir görülür ve çoğu tedavi edilebilir. Ancak herhangi bir göz sağlığı sorunu veya ameliyat sonrası belirti yaşarsanız, derhal bir göz doktoruna başvurmanız önemlidir.

Katarakt Hakkında Sık Sorulan Sorular?

Genç Yaşta Katarakt Neden Olur?

Katarakt, yaygın bir inanışın aksine, yalnızca yaşlıları etkileyen bir durum değildir. Genç bireylerde de katarakt ortaya çıkabilir ve bu durumun altında yatan çeşitli nedenler ve risk faktörleri bulunmaktadır.

Gençlerde katarakt gelişimi, yaşlanmaya bağlı katarakttan farklı nedenlerle tetiklenebilir. İşte en önemli faktörler:

  • Genetik Yatkınlık: Ailede erken yaşta katarakt öyküsü bulunması, genç bireylerde katarakt gelişme riskini artırır. Kalıtımsal geçiş gösteren bazı genetik mutasyonlar, lensin yapısını olumsuz etkileyerek katarakt oluşumunu hızlandırabilir.
  • Doğuştan Gelen (Konjenital) Katarakt: Bazı bebekler, doğumda veya doğumdan kısa bir süre sonra kataraktla doğarlar. Bu durum, genetik bozukluklar, anne karnındaki enfeksiyonlar (örneğin, kızamıkçık) veya metabolik problemler gibi nedenlere bağlı olarak ortaya çıkabilir.
  • Göz Travmaları: Göze alınan darbeler veya göz yaralanmaları, lensin hasar görmesine ve katarakt gelişimine yol açabilir. Bu tür kataraktlar, travmadan hemen sonra veya aylar/yıllar sonra gelişebilir.
  • Sistemik Hastalıklar:
    • Diyabet (Şeker Hastalığı): Yüksek kan şekeri seviyeleri, lensin yapısını bozarak katarakt riskini artırır.
    • Üveit: Göz içi iltihabı (üveit), lens bulanıklığına ve katarakt oluşumuna neden olabilir.
    • Bazı romatizmal hastalıklar da gençlerde katarakt riskini artırabilir.
  • İlaç Kullanımı: Özellikle kortikosteroidlerin (steroidler) uzun süreli kullanımı, katarakt gelişimine neden olabilir.
  • Radyasyon Maruziyeti: Gözlerin yoğun radyasyona (örneğin, X ışınları veya radyoterapi) maruz kalması, katarakt riskini artırır.
  • Yaşam Tarzı ve Çevresel Faktörler:
    • Aşırı Güneş Işığına Maruz Kalma: UV ışınları, lensin zarar görmesine ve katarakt gelişimini hızlandırmasına neden olabilir.
    • Sigara İçmek: Sigara içenlerde katarakt gelişme riski daha yüksektir.

Genç yaşta katarakt belirtileri fark edildiğinde (bulanık görme, ışığa hassasiyet, gece görme sorunları vb.), derhal bir göz doktoruna başvurmak ve kapsamlı bir göz muayenesi yaptırmak önemlidir. Erken teşhis ve uygun tedavi ile görme kaybı önlenebilir ve yaşam kalitesi korunabilir.

Ameliyatsız Katarakt Tedavisi​

Maalesef, günümüzde kataraktın ameliyatsız bir tedavisi yoktur. Katarakt, göz merceğinin bulanıklaşmasıdır ve bu bulanıklığı ortadan kaldıracak bir ilaç, göz damlası veya başka bir yöntem bulunmamaktadır.

Bazı hastalar, internette ya da farklı kaynaklarda "ameliyatsız katarakt tedavisi" adı altında yöntemler duyabilirler. Ancak, bu yöntemlerin bilimsel bir dayanağı yoktur ve kataraktı tedavi etmezler.

Kataraktın tek etkili tedavisi, bulanıklaşmış merceğin cerrahi olarak alınması ve yerine yapay bir mercek (göz içi lensi - GİL) yerleştirilmesidir.

Önemli Not: Kataraktın tedavisi konusunda en doğru bilgiyi bir göz doktorundan (oftalmolog) alabilirsiniz.

Katarakt Ameliyat Fiyatları Nelerdir?

A Life Sağlık Grubu olarak, katarakt ameliyatı hizmetlerimiz hakkında bilgi vermek isteriz. Ancak, katarakt ameliyatı fiyatları birçok değişkene bağlı olarak farklılık gösterebilir.

Bu değişkenler şunları içerir:

  • Kullanılacak göz içi lensi türü: (Monofokal, multifokal, torik vb.)
  • Ameliyat yöntemi: (Fakoemülsifikasyon, femtosaniye lazer destekli cerrahi vb.)
  • Hastanın genel sağlık durumu: (Ek sağlık sorunları veya risk faktörleri)
  • Hastanenin konumu ve teknolojik donanımı:

Bu nedenle, size en doğru ve güncel fiyat bilgisini verebilmemiz için en iyi yol, doğrudan A Life Sağlık Grubu'nun iletişim kanalları aracılığıyla bize ulaşmanız veya bir göz doktoru muayenesi için randevu almanızdır.

Katarakt Nedir?

Hızlı Başvuru Formu

Lütfen size ulaşabilmek için aşağıdaki alanları doldurunuz

İlgili Birimler
İlgili Hekimler
Benzer İçerikler

Yardıma mı ihtiyacınız var ?

7/24 tüm soru ve sorunlarınız için buradayız.