Hızlı Menü Icon Hekimlerimiz

Dahiliye (İç Hastalıkları)

Dahiliye Bölümü

Dahiliye, 15 yaş ve üzeri yetişkinlerdeki iç organ hastalıklarıyla ilgilenir. Bu alan, hastalıkların tanısını, tedavisini ve takibini yapar. Dahiliye, önemli bir tıbbi alandır.

Bu alan, diyabet, hipertansiyon, karaciğer, böbrek rahatsızlıkları ve kan gibi sorunlara çözüm önerileri sunar. Aşağıda belirtilen sağlık sorunları için öneriler bulunmaktadır:

  • Sindirim sistemi sorunları: gastrit, ülser, bağırsak bozuklukları, ishal, kabızlık.
  • Kansızlık.
  • Vitamin ve mineral eksiklikleri.
  • Osteoporoz.
  • Enfeksiyon hastalıkları.
  • Solunum sistemi rahatsızlıkları.
  • Hormon hastalıkları.
  • Obezite.

Geriatri (yaşlı sağlığı), tanısı konulamayan ve kronik hastalıklarda beslenme ile ilgilidir. Bu konu, dahiliye uzmanının uzmanlık alanına girer.

Ayrıntılı fizik muayene ve hasta öyküsü ile gerekli tahlil, tetkik ve incelemeler yapılır. Değerlendirmeler ve bütüncül yaklaşımlar sayesinde hastalar için en uygun tedavi planı hazırlanır. Erken teşhisi kadar, nasıl önlenebileceği konusunda da çalışmalar yapan bu alan, koruyucu hekimlik ile ilgilidir.

Bu uzmanlık, hastaları bilinçlendirme ve mevcut hastalıkların tedavi sürecinde önemli aşamaları yönetme görevini üstlenir. Ayrıca, gerekirse hastaları farklı birimlere yönlendirme gibi işlevleri de vardır. Dahiliye  Uzmanı, tanısı konulan hastayı, cerrahi tedavinin gerektiği durumlarda ilgili cerrahi branşlara yönlendirir. Dahiliye doktoru, hastaların durumuna, genel sağlık ve sağlık hedeflerine göre testler verir.

Dahiliye Nedir ve Hangi Organlarla İlgilenir?

Dahiliye, vücudun iç organları ve sistemleriyle ilgili hastalıkları ele alır. Bu organlar arasında kalp, akciğerler, karaciğer, mide ve bağırsaklar bulunur. Bu organlar, tanı ve tedavi süreçlerinde önemlidir.

Böbrekler, idrar yolları, endokrin sistem ve kan yapıcı organlar da vardır. Romatizmal sistem ve daha fazlası da dahiliyenin konusudur. Teşhis ve tedavi bu alanda önemlidir.

İç hastalıkları doktoru, bu karmaşık sistemlerin etkileşimini anlar. Hastalarına bütüncül bir yaklaşımla tanı koymak uzmanlık alanıdır. Ayrıca, kişiye özel tedavi planları hazırlar.

Bu alan, vücudumuzdaki birçok önemli organı kapsar:

  • Kalp: Kanı vücudumuza pompalayan hayati organımız.
  • Akciğerler: Nefes almamızı sağlayan, oksijeni alıp karbondioksiti veren organlarımız.
  • Karaciğer: Vücudumuz için çok önemli görevleri olan, adeta bir fabrika gibi çalışan organımız.
  • Mide ve Bağırsak Sistemi: Yediğimiz besinleri sindiren ve atık maddeleri vücuttan uzaklaştıran sistem.
  • Böbrekler ve İdrar Yolları: Kanı temizleyen ve atık maddeleri idrarla dışarı atan sistem.
  • Beyin, Omurga, Sinirler, Kaslar ve Eklemler: Hareket etmemizi, düşünmemizi ve hissetmemizi sağlayan yapılar.

Gördüğünüz gibi, çok geniş bir alanı kapsıyor. Organlardaki her türlü rahatsızlığın nedenini bulmaya, doğru tanıyı koymaya ve en uygun tedaviyi uygulamaya çalışırlar.

Dahiliye_23ff824a.webp

Dahiliye Uzmanı Kimdir?

Dahiliye uzmanı, Tıp fakültesini bitirdikten sonra bu alanda uzmanlık eğitimi almış doktorlardır. Bu uzun ve zor eğitim sürecinde, vücudun nasıl çalıştığını öğrenirler. Hastalıkların nedenlerini, belirtilerini, tanı yöntemlerini ve tedavi seçeneklerini de öğrenirler.

Dahiliye doktorları, hastaların şikayetlerini dinler. Detaylı bir fiziksel muayene yaparlar. Gerekirse kan tahlili, idrar tahlili, röntgen veya EKG gibi testler isterler.

Bu testlerle tanı koymaya çalışırlar. Tanı konulduktan sonra ise hastaya özel bir tedavi planı oluştururlar. Bu tedavi planı ilaçları, yaşam tarzı değişikliklerini veya gerekirse diğer uzman doktorlara yönlendirmeyi içerebilir.

Dahiliye Neye Bakar?

Vücudumuzda bir şeyler ters gittiğinde, ilk başvuracağımız doktor genellikle dahiliye bölümünün dahiliye uzmanı olur. uzmanlık alanına giren bazı sık görülen durumlar:

  • Diyabet (Şeker): Kandaki şeker miktarının normalden yüksek olması durumu. Çok susama, sık idrara çıkma, kilo kaybı gibi belirtilerle kendini gösterebilir.
  • Hipertansiyon (Yüksek Tansiyon): Kan basıncının normalden yüksek olması durumu. Genellikle belirti vermez, bu yüzden düzenli olarak kontrol ettirmek önemlidir.
  • Kolesterol Yüksekliği: Kanda yağ benzeri bir madde olan kolesterolün normalden yüksek olması durumu. Kalp ve damar hastalıkları riskini artırabilir.
  • Tiroid: Boyunda bulunan tiroid bezinin normalden fazla veya az çalışması sonucu ortaya çıkan hastalıklar. Kilo alma, kilo verme, halsizlik, sinirlilik gibi çeşitli belirtilere neden olabilir.
  • Solunum Yolu Enfeksiyonları: Soğuk algınlığı, grip, bronşit, zatürre gibi akciğerleri ve solunum yollarını etkileyen enfeksiyonlar. Öksürük, burun akıntısı, boğaz ağrısı, ateş gibi belirtilerle seyreder.
  • Mide ve Bağırsak Sorunları: Gastrit, ülser, reflü, kabızlık, ishal gibi sindirim sistemi rahatsızlıkları. Karın ağrısı, şişkinlik, bulantı, kusma gibi belirtilere yol açabilir.
  • Karaciğer Hastalıkları: Karaciğerin iltihaplanması (hepatit), yağlanması gibi durumlar. Sarılık, karın ağrısı, halsizlik gibi belirtilerle ortaya çıkabilir.
  • Böbrek Hastalıkları: Böbreklerin fonksiyonlarının bozulması sonucu ortaya çıkan hastalıklar. İdrar yapmada değişiklikler, şişlik, halsizlik gibi belirtilere neden olabilir.
  • Kan Hastalıkları: Kansızlık (anemi), kanama bozuklukları gibi durumlar. Halsizlik, solukluk, çabuk yorulma gibi belirtilerle kendini gösterebilir.
  • Hormonal Sorunlar: Vücuttaki hormon dengesizlikleri sonucu ortaya çıkan çeşitli rahatsızlıklar.
  • Enfeksiyon Hastalıkları: Virüsler, bakteriler, parazitler veya mantarların neden olduğu hastalıklar. Ateş, halsizlik, döküntü gibi çeşitli belirtilerle seyredebilir.
  • Romatizmal Hastalıklar: Eklemleri, kasları ve bağ dokusunu etkileyen iltihabi hastalıklar. Ağrı, şişlik, hareket kısıtlılığı gibi belirtilere neden olabilir.
  • Kansızlık (Anemi): Vücutta yeterli sayıda sağlıklı kırmızı kan hücresinin bulunmaması durumu. Halsizlik, yorgunluk, solukluk gibi belirtilere yol açabilir.
  • Vitamin ve Mineral Eksiklikleri: Vücudun ihtiyaç duyduğu vitamin ve minerallerin yeterli alınmaması sonucu ortaya çıkan durumlar. Halsizlik, yorgunluk, bağışıklık sisteminin zayıflaması gibi sorunlara neden olabilir.
  • Osteoporoz (Kemik Erimesi): Kemiklerin zayıflaması ve kırılma riskinin artması durumu. Genellikle belirti vermez, bu yüzden özellikle risk altındaki kişilerin düzenli olarak kemik yoğunluğu ölçümü yaptırması önemlidir.
  • Obezite (Aşırı Kilo): Vücutta normalden fazla yağ birikmesi durumu. Diyabet, hipertansiyon, kalp hastalıkları gibi birçok sağlık sorununa yol açabilir.
  • Tanısı Konulamayan Kronik Hastalıklar: Uzun süredir devam eden ve nedeni belirlenemeyen çeşitli şikayetler. Bu durumda iç hastalıkları uzmanları, altta yatan nedeni bulmak için detaylı araştırmalar yaparlar.
  • Geriatri (İleri Yaş Sağlığı): Yaşlılıkla birlikte ortaya çıkan sağlık sorunları ve bu sorunların yönetimiyle ilgilenir. İç hastalıkları uzmanları, yaşlı hastaların genel sağlık durumlarını değerlendirir ve uygun tedavi planlarını oluştururlar.
  • Klinik Nütrisyon (Beslenme Uzmanlığı): Beslenme sorunları olan hastaların değerlendirilmesi ve tedavi edilmesiyle ilgilenir. İç hastalıkları uzmanları, diyabet, obezite, böbrek hastalıkları gibi durumlarda beslenme danışmanlığı yapabilirler.
Dahiliye_Neye_Bakar_e865e24d.webp

Dahiliye Bölümünde Yapılan Testler ve İşlemler

Sağlıklı bir yaşam sürdürmek için düzenli sağlık taramaları büyük önem taşır. Bu taramalar, olası sağlık sorunlarının tanı ve tedavisini yapmaya olanak tanır. Sağlık profesyonelleri, bireyin yaşına, cinsiyetine ve risk faktörlerine göre farklı tetkikler önerebilir. İşte en sık uygulanan temel sağlık taraması tetkikleri:

Kan Tahlilleri: Vücudunuzun Aynası

Kan tahlilleri, genel sağlık durumunuz hakkında önemli bilgiler sunar. Farklı parametreleri ölçerek hastalıklarının tanı ve tedavisinde En yaygın kan tahlilleri şunlardır:

  • Tam Kan Sayımı (Hemogram): Kırmızı ve beyaz kan hücreleri ile trombosit sayısını ölçer. Bu test, anemi, enfeksiyon ve kan hastalıkları hakkında bilgi verir.
  • Açlık Kan Şekeri: Diyabet (şeker hastalığı) riskini ve varlığını belirlemede temel bir testtir.
  • Kolesterol ve Trigliserid: Kalp ve damar sağlığı hakkında önemli ipuçları sunar. Yüksek kolesterol ve trigliserid seviyeleri, kalp krizi ve felç riskini artırabilir.
  • Karaciğer Fonksiyon Testleri: Karaciğerin sağlıklı çalışıp çalışmadığını değerlendirir. Sarılık, karaciğer yağlanması ve diğer karaciğer hastalıklarının tanısında kullanılır.
  • Böbrek Fonksiyon Testleri: Böbreklerin süzme yeteneğini ve genel sağlığını değerlendirir. Böbrek yetmezliği gibi durumların teşhisinde önemlidir.
  • Tiroid Hormon Testleri: Tiroid bezinin fonksiyonlarını değerlendirir. Hipotiroidi (tiroid az çalışması) ve hipertiroidi (tiroid çok çalışması) gibi durumların tanısında kullanılır.
  • Vitamin ve Mineral Düzeyleri: Vücuttaki temel vitamin ve mineral seviyelerini ölçerek eksikliklerin belirlenmesine yardımcı olur.

İdrar Tahlili: Böbrekler ve İdrar Yolları Hakkında Bilgi

İdrar tahlili, böbrek ve idrar yolları hastalıklarının teşhisinde önemli bir rol oynar. Bu test, idrarın fiziksel, kimyasal ve mikroskobik yapısını detaylı bir şekilde inceler.

Görüntüleme Yöntemleri: İç Organları Görüntüleme

İç organların yapısını ve olası anormallikleri görüntülemek için çeşitli yöntemler kullanılır:

  • Röntgen: Özellikle akciğer hastalıkları, kalp ve kemiklerin görüntülenmesi için sıklıkla başvurulan bir yöntemdir.
  • Elektrokardiyografi (EKG): Kalbin Elektriksel Haritası EKG, kalbin elektriksel aktivitesini kaydeder. Bu, kalp ritim bozuklukları, kalp krizi ve diğer kalp hastalıklarını tanımak için önemlidir.
  • Endoskopi: İrritabl bağırsak sendromu, özel bir kamera ile donatılmış ince bir tüp kullanır. Bu tüp, yemek borusu, mide, onikiparmak bağırsağı veya kalın bağırsağın iç yüzeyini doğrudan görüntüler. Ülser, gastrit, polip ve tümör gibi durumların tanısında kritik rol oynar.
  • Ultrasonografi: Ses Dalgalarıyla Görüntüleme Yüksek frekanslı ses dalgaları kullanarak iç organların canlı görüntülerini oluşturur. Karaciğer, böbrekler, safra kesesi, tiroid bezi ve gebelik takibi gibi birçok alanda kullanılır.
  • Bilgisayarlı Tomografi (BT) ve Manyetik Rezonans Görüntüleme (MR): Bu teknikler, daha net kesit görüntüleri almak için kullanılır. BT genellikle kemikler ve yumuşak dokular hakkında detaylı bilgi verir. Ancak, MR yumuşak dokular, beyin ve sinir sistemi görüntülemede daha iyidir.

Biyopsi: Hücresel Düzeyde İnceleme

  • Şüpheli görünen dokulardan küçük bir örnek alınarak mikroskop altında incelenmesi işlemidir. Özellikle kanser gibi ciddi hastalıkların kesin tanısını koymada hayati öneme sahiptir.
İlgili Makaleler

Yardıma mı ihtiyacınız var ?

7/24 tüm soru ve sorunlarınız için buradayız.

Hızlı Başvuru Formu

Lütfen size ulaşabilmek için aşağıdaki alanları doldurunuz