Tansiyona Hangi Bölüm Bakar?

Tansiyon Nedir?

Kalbimiz kanı pompaladığında bu basınç oluşur ve vücudumuzun tüm organlarına oksijen ve besin taşınmasını sağlar. Tansiyon, iki değerle ifade edilir:

  • Sistolik Basınç (Büyük Tansiyon): Kalp kasıldığında (kan pompalarken) damarlardaki en yüksek basıncı gösterir. Genellikle ilk ve daha yüksek olan sayıdır.
  • Diyastolik Basınç (Küçük Tansiyon): Kalp gevşediğinde (kanla dolarken) damarlardaki en düşük basıncı gösterir. Genellikle ikinci ve daha düşük olan sayıdır.

Tansiyon genellikle "sistolik/diyastolik" şeklinde milimetre cıva (mmHg) birimiyle ifade edilir. Örneğin, "120/80 mmHg" gibi.

Tansiyon Neden Düşer?

Kan basıncının normalden düşük olmasına hipotansiyon denir. Bu durum bazı kişilerde sorun yaratmaz. Ancak bazı kişilerde baş dönmesi, sersemlik veya bayılma gibi belirtiler görülebilir.

Tansiyon düşüklüğünün yaygın nedenleri:

Dehidrasyon (Sıvı Kaybı): Yeterli sıvı almamak, aşırı terleme, kusma veya ishal vücutta sıvı kaybına neden olur. Bu durum, kan hacmini azaltır ve tansiyonun düşmesine yol açabilir.

Kalp Sorunları:

  • Kalp yetmezliği: Kalbin kanı yeterince pompalayamaması tansiyon düşüklüğüne yol açabilir.
  • Kalp ritim bozuklukları (aritmi): Kalbin çok hızlı veya çok yavaş atması kan basıncını düşürebilir.
  • Kalp kapak sorunları: Kalp kapaklarının düzgün çalışmaması kan akışını etkileyerek tansiyon düşüklüğüne neden olabilir.
  • Kalp krizi (miyokard enfarktüsü): Kalp kasının hasar görmesi kan basıncını düşürebilir.

Kan Kaybı: Ciddi yaralanmalar, iç kanamalar veya ameliyatlar sonucu oluşan kan kaybı tansiyonu düşürebilir.

İlaçlar: Birçok ilaç tansiyon düşüklüğüne yan etki olarak neden olabilir. Bunlar arasında idrar söktürücüler (diüretikler) vardır.

Endokrinolojik Sorunlar:

  • Tiroid sorunları (hipotiroidizm): Yavaş çalışan tiroid bezi tansiyon düşüklüğüne neden olabilir.
  • Böbrek üstü bezi yetmezliği (Addison hastalığı): Bu durum hormon üretimini etkileyerek tansiyon düşüklüğüne yol açabilir.
  • Düşük kan şekeri (hipoglisemi): Diyabet hastalarında insülin veya diğer ilaçlar kan şekerini aşırı düşürebilir. Bu durum tansiyonun düşmesine yol açabilir.

Sinir Sistemi Sorunları (Nörolojik Durumlar):

  • Otonom sinir sistemi bozuklukları: Bu sistem kan basıncı, kalp atış hızı gibi istemsiz vücut fonksiyonlarını kontrol eder. Bu sistemdeki sorunlar tansiyon düşüklüğüne yol açabilir (örneğin, postural ortostatik taşikardi sendromu - POTS).

Alerjik Reaksiyonlar (Anafilaksi): Şiddetli alerjik reaksiyonlar, kan basıncında ani ve tehlikeli bir düşüşe neden olabilir.

Enfeksiyonlar (Sepsis): Vücutta yaygın ve şiddetli enfeksiyonlar (sepsis), kan basıncında ciddi düşüşlere yol açabilir.

Beslenme Eksiklikleri: B12 vitamini ve folik asit eksikliği anemiye (kansızlık) neden olabilir. Bu durum tansiyonun düşmesine yol açabilir.

Uzun Süre Ayakta Durmak: Bazı kişilerde uzun süre ayakta durmak, bacaklarda kan birikmesine yol açabilir. Bu durum tansiyonun düşmesine neden olabilir (ortostatik hipotansiyon).

Hamilelik: Hamileliğin ilk 24 haftasında hormon değişiklikleri nedeniyle kan basıncı düşebilir. Genellikle bu durum geçicidir ve hamilelik ilerledikçe tansiyon normale döner.

Tansiyon Neden Yükselir?

Yüksek tansiyon, kanın damar duvarlarına yaptığı basıncın sürekli olarak normalden yüksek olmasıdır. Bu durum, uzun vadede ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir.

Tansiyon yüksekliğinin yaygın nedenleri:

Birincil (Esansiyel) Hipertansiyon (Nedeni Bilinmeyen Yüksek Tansiyon):

  • Vakaların büyük çoğunluğunu (%90-95) oluşturur ve spesifik bir tıbbi nedene bağlanamaz. Ancak aşağıdaki faktörlerin rol oynadığı düşünülmektedir:
    • Genetik Yatkınlık: Ailede yüksek tansiyon öyküsü olan kişilerde risk daha yüksektir.
    • Yaş: Yaş ilerledikçe kan damarları esnekliğini kaybedebilir ve bu da tansiyonun yükselmesine katkıda bulunabilir.
    • Irk: Bazı ırklarda (örneğin, Afrika kökenli Amerikalılarda) yüksek tansiyon daha sık görülür.
    • Fazla Kilo veya Obezite: Aşırı vücut ağırlığı kalbin daha fazla kan pompalamasına yol açar. Bu durum, damarlardaki basıncı artırır.
    • Hareketsiz Yaşam Tarzı: Düzenli egzersiz yapmamak kalp ve damar sağlığını olumsuz etkileyerek yüksek tansiyon riskini artırır.
    • Tuz Tüketimi: Aşırı tuz (sodyum) almak, vücudun daha fazla su tutmasına yol açabilir. Bu durum, kan hacmini artırır ve tansiyonu yükseltir.
    • Alkol Tüketimi: Aşırı ve düzenli alkol tüketimi tansiyonu yükseltebilir.
    • Stres: Kronik stres hormonal değişikliklere yol açarak geçici veya kalıcı tansiyon yükselmelerine neden olabilir.
    • Sigara İçmek: Sigara damar duvarlarına zarar verir ve kan basıncını geçici olarak yükseltir. Uzun vadede de yüksek tansiyon riskini artırır.
    • Potasyum Eksikliği: Yeterli potasyum almamak sodyumun dengelemesini zorlaştırarak tansiyonu yükseltebilir.
    • D Vitamini Eksikliği: Bazı araştırmalar düşük D vitamini seviyelerinin yüksek tansiyonla ilişkili olabileceğini göstermektedir.

İkincil Hipertansiyon (Altta Yatan Bir Nedene Bağlı Yüksek Tansiyon):

  • Vakaların küçük bir bölümünü (%5-10) oluşturur ve altta yatan bir tıbbi durumun sonucudur. Bu durumların tedavi edilmesi genellikle tansiyonun kontrol altına alınmasına yardımcı olabilir. En sık görülen ikincil hipertansiyon nedenleri şunlardır:
    • Böbrek Hastalıkları: Böbreklerin kan basıncını düzenlemede önemli rolü vardır. Kronik böbrek hastalığı, böbrek damarlarında daralma (renal arter stenozu) veya glomerülonefrit gibi durumlar yüksek tansiyona neden olabilir.
    • Endokrinolojik Sorunlar:
      • Hipertiroidizm (Aşırı Aktif Tiroid): Tiroid hormonlarının aşırı üretimi kalp atış hızını ve kan basıncını artırabilir.
      • Kushing Sendromu: Aşırı kortizol hormonu üretimi yüksek tansiyona yol açabilir.
      • Feokromositoma: Böbrek üstü bezinde tümör oluşursa, aşırı adrenalin ve noradrenalin salgılanır. Bu, ani ve şiddetli tansiyon yükselmelerine yol açabilir.
      • Aldosteronizm (Aşırı Aldosteron Üretimi):
        • Böbrek üstü bezinden fazla aldosteron hormonu salgılanır.
        • Bu durumda, vücut daha fazla sodyum ve su tutar. Bu durum tansiyonu artırır.
    • Uyku Apnesi: Uyku sırasında tekrarlayan nefes durmaları hormonal dengesizliklere ve yüksek tansiyona yol açabilir.
    • Bazı İlaçlar: Doğum kontrol hapları, dekonjestanlar, bazı ağrı kesiciler, bazı antidepresanlar ve kortikosteroidler gibi ilaçlar tansiyonu yükseltebilir.
    • Hamilelik (Gebelikte Hipertansiyon): Bazı kadınlarda hamilelik sırasında yüksek tansiyon gelişebilir (gestasyonel hipertansiyon veya preeklampsi).
    • Doğuştan Kalp Damar Sorunları (Aort Koarktasyonu): Aort damarının daralması, vücudun bazı yerlerinde kan basıncını artırabilir.

Tansiyon İçin Hangi Doktora Gidilir?

Tansiyon için hangi bölüme gidilir, sorusunun cevabı tansiyonunuzun yüksek veya düşük olmasına bağlıdır.

Nedenleriyle birlikte başvurmanız gereken doktorlar:

Yüksek Tansiyon (Hipertansiyon) İçin:

  • Kardiyoloji Uzmanı (Kalp ve Damar Hastalıkları):
    • Yüksek tansiyon kalp ve damar sistemini etkiler. Kontrol altına alınamazsa sorunlar ortaya çıkar. Yüksek tansiyon göğüs ağrısı ve nefes darlığına yol açabilir. Bu durumlar kalp hastalığı riskini artırır. Özellikle ailede erken yaşta kalp hastalığı öyküsü varsa dikkat edilmelidir. 
  • İç Hastalıkları (Dahiliye) Uzmanı:
    • Yeni başlayan ve hafif-orta şiddetli tansiyon yüksekliği, genel sağlık kontrolü için önemlidir. Yüksek tansiyonun altta yatan diğer hastalıklarla ilişkisi değerlendirilmelidir. Örneğin, böbrek veya endokrin sorunları olup olmadığına bakılmalıdır. 
  • Nefroloji Uzmanı (Böbrek Hastalıkları):
    • Yüksek tansiyonun böbrek hastalığı ile bağlantılı olabileceği düşünülüyorsa, bazı durumlar vardır. Eğer böbrek hastalığı tanısı varsa, belirtiler varsa veya ilaçlara dirençli yüksek tansiyon varsa, bu durum geçerlidir. 
  • Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı:
    • Nedenleri: Yüksek tansiyonun hormonal bir nedenden kaynaklandığı düşünülüyorsa (tiroid sorunları, böbrek üstü bezi sorunları gibi endokrinolojik hastalıklar). Hormonal dengesizlikler kan basıncını etkileyebilir.

Düşük Tansiyon (Hipotansiyon) İçin:

  • İç Hastalıkları (Dahiliye) Uzmanı:
    • Yeni başlayan veya tekrarlayan düşük tansiyon şikayetleri, baş dönmesi, sersemlik ve bayılma gibi belirtilerle birlikte olabilir. Bu durum, altta yatan bir hastalığın belirtisi olabilir. Örneğin, dehidrasyon, enfeksiyon veya kan kaybı gibi sorunlar düşük tansiyona yol açabilir. Ayrıca, bazı ilaçların yan etkisi de düşük tansiyona neden olabilir. 
  • Kardiyoloji Uzmanı (Kalp ve Damar Hastalıkları):
    • Düşük tansiyonun kalp sorunlarından kaynaklandığı düşünülüyorsa (kalp yetmezliği, kalp ritim bozuklukları gibi). Kalbin pompalama fonksiyonundaki sorunlar kan basıncının düşmesine neden olabilir.
  • Nöroloji Uzmanı:
    • Düşük tansiyonun sinir sistemi sorunlarından kaynaklandığı düşünülüyorsa (otonom sinir sistemi bozuklukları gibi). Bu tür sorunlar kan basıncının düzenlenmesini etkileyebilir.
Tansiyona Hangi Bölüm Bakar?

Hızlı Başvuru Formu

Lütfen size ulaşabilmek için aşağıdaki alanları doldurunuz

İlgili Birimler
İlgili Hekimler
Benzer İçerikler

Yardıma mı ihtiyacınız var ?

7/24 tüm soru ve sorunlarınız için buradayız.