Kan şekeri düşüklüğü, tıbbi terimiyle hipoglisemi, kanınızdaki glukoz seviyesinin normalden daha düşük olduğu bir durumdur. Glukoz, vücudun ana enerji kaynağıdır ve beyin, kaslar gibi hayati organların çalışabilmesi için sürekli olarak glukoza ihtiyaç duyar. Kan şekeri seviyelerinin düşük olması, bu organların düzgün çalışmasını engelleyebilir ve ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Hipoglisemi, genellikle şeker hastalığı (diyabet) tedavisinde kullanılan ilaçlarla ilişkilendirilse de, başka nedenlerle de gelişebilir.
Diyabet hastalarında kan şekeri düşüklüğü en yaygın olarak insülin ya da oral diyabet ilaçları kullanımıyla ilişkilidir. İnsülin ya da bu ilaçların fazla alınması, vücudun insüline olan duyarlılığını artırarak kan şekeri seviyelerinin düşmesine neden olabilir. Ayrıca, yemek yedikten sonra alınan ilaçlar, şekerin fazla düşmesine yol açabilir.
Yemek atlamak ya da uzun süre aç kalmak, kan şekeri seviyelerinin düşmesine neden olabilir. Vücut, yemek almadığında depolanan glukozu kullanarak enerji sağlar. Uzun süre yemek yenmemesi halinde bu depolar tükenebilir.
Aşırı fiziksel aktivite veya egzersiz yapmak, vücudun daha fazla enerjiye ihtiyaç duymasına yol açar. Eğer bu enerji yeterince besinle karşılanmazsa, kan şekeri seviyeleri düşebilir.
Alkol, karaciğerin glukoz üretme yeteneğini engelleyebilir. Aşırı alkol tüketimi, kan şekeri seviyelerinin tehlikeli derecede düşmesine yol açabilir.
Karaciğer hastalıkları, böbrek rahatsızlıkları, hormonal bozukluklar ve enfeksiyonlar, kan şekeri seviyelerinin dengesizleşmesine neden olabilir.
Karbonhidratlar, kan şekerinin yükselmesine yardımcı olan en önemli besin öğeleridir. Yetersiz karbonhidrat alımı, hipoglisemiye yol açabilir.
Kan şekeri düştüğünde, vücut bu duruma karşı çeşitli reaksiyonlar verir. Yaygın belirtiler şunlardır:
Hipogliseminin tedavisi genellikle acil olarak kan şekeri seviyesini artırmaya yönelik adımları içerir:
Hızlı Etkili Karbonhidrat Alımı: Şekerleme, üzüm şekeri tabletleri, meyve suyu gibi hızlı etkili karbonhidratlar tüketilebilir.
Glukagon Enjeksiyonu: Özellikle diyabetli bireylerde ciddi vakalarda kullanılabilir. Glukagon, karaciğerin kana glikoz salmasına neden olur.
Uzun Vadeli Yönetim:
Hipoglisemi semptomları yaşayan herkesin bir sağlık profesyoneline danışarak altta yatan sebepleri belirlemesi ve uygun tedavi planını alması önemlidir. Kan şekeri düşüklüğü sadece diyabet hastalarını değil, çeşitli nedenlerle etkileyebilir, bu yüzden düzenli izleme ve dikkatli yönetim kritik önem taşır.
Kan şekerini hızlı bir şekilde yükseltmek için basit karbonhidratlar tüketilmelidir. Şekerli içecekler (örneğin, meyve suyu veya gazlı içecekler), şeker, bal, glukoz tabletleri veya beyaz ekmek gibi gıdalar hızlıca kan şekerini artırabilir.
Kan şekeri düzeldiğinde, uzun süreli enerji sağlamak için kompleks karbonhidratlar ve protein içeren gıdalar tüketmek faydalıdır. Örneğin, tam tahıllı ekmek, kuru yemişler veya peynir gibi gıdalar kan şekerini dengelemeye yardımcı olabilir.
Kan şekeri seviyelerinin korunması için düzenli aralıklarla yemek yemek önemlidir. Üç ana öğün ve ara öğünler tüketmek, kan şekerinin kontrol altında tutulmasına yardımcı olur.
Alkol, kan şekeri seviyelerini düşürebileceği için alkol tüketirken dikkatli olunmalıdır. Alkol alındığında, yemek yemek veya atıştırmalıklar tüketmek, hipoglisemi riskini azaltabilir.
Gebelik, bir kadının vücudu üzerinde pek çok değişiklik meydana getiren bir süreçtir. Bu değişiklikler arasında kan şekeri seviyelerindeki değişimler de yer alır. Kan şekeri düşüklüğü (hipoglisemi), hem anne hem de bebek için risk oluşturabilecek bir durumdur. Gebelikte kan şekeri düşüklüğü, genellikle gebelik sırasında vücutta meydana gelen hormonal değişikliklerden ve yaşam tarzı faktörlerinden kaynaklanabilir.
Gebelikte Kan Şekeri Düşüklüğünün Nedenleri:Hormonal Değişiklikler:
Gebelik sırasında plasenta tarafından salgılanan hormonlar, anne vücudunun insülin üretme şekli üzerinde etkili olabilir. Bu hormonlar, insülinin etkinliğini artırarak kan şekerinin düşmesine yol açabilir.
Fazla Kilolar ve Yetersiz Beslenme:
Gebelikte aşırı kilolar, insülin direncine neden olabilir. Yetersiz beslenme veya öğün atlama, kan şekeri seviyelerini düşürebilir.
Yüksek İnsülin Seviyeleri:
Gebelik sırasında, özellikle ikinci ve üçüncü trimesterde, insülin direnci artabilir ve vücut daha fazla insülin üretir. Fazla insülin, kan şekeri seviyelerinin düşmesine neden olabilir.
Açlık:
Gebelik sırasında vücut daha fazla enerji harcar. Aç kalma veya uzun süre yemek yememek, kan şekerinin düşmesine neden olabilir.
Düzenli ve Dengeli Beslenme:
Düzenli aralıklarla yemek yemek önemlidir. Karbonhidrat, protein ve sağlıklı yağlar içeren dengeli öğünler tercih edilmelidir.
Aç Kalmamaya Dikkat Edin:
Özellikle uzun süre aç kalmamaya dikkat edilmelidir. Ana öğünlerde ve ara öğünlerde sağlıklı atıştırmalıklar tüketmek kan şekerinin dengede tutulmasına yardımcı olur.
Karbonhidrat Alımını Denetleyin:
Karbonhidratlar, kan şekerini hızla yükseltir. Ancak aşırı karbonhidrat alımından kaçınılmalı ve kompleks karbonhidratlar tercih edilmelidir.
Şekerli İçeceklerden Kaçınmak:
Kan şekeri hızla yükseltebilecek şekerli içecekler ve tatlandırıcılar, hipoglisemiyi geçici olarak düzeltebilir, ancak uzun vadede sorun yaratabilir.
Doktor Tavsiyesi:
Gebelikte hipoglisemi riski olan kadınların, düzenli olarak doktorlarıyla iletişimde olmaları önemlidir. Kan şekeri takibi yapılmalı ve gerekli tedavi planı oluşturulmalıdır.
Yeni doğan bebeklerde kan şekeri düşüklüğü (neonatal hipoglisemi), doğumdan sonraki ilk birkaç saat içinde meydana gelebilen bir durumdur. Bebekler, doğumdan sonra yeterli miktarda beslenemediklerinde veya beslenme sırasında vücutlarındaki glikoz depoları hızla tükenirse, kan şekerleri düşebilir. Bu durum, bebek için ciddi sonuçlar doğurabilir.
Yeni Doğan Bebeklerde Kan Şekeri Düşüklüğünün Nedenleri:Prematüre Doğum:
Prematüre doğan bebekler, yeterince gelişmiş glikojen depolarına sahip olmadıkları için doğumdan sonra daha fazla kan şekeri düşüklüğü riski taşırlar.
Düşük Doğum Ağırlığı:
Düşük doğum ağırlığına sahip bebeklerin vücutları, kan şekerini düzenleme konusunda zorlanabilir.
Gebelikte Diyabet:
Anne adayında gebelik şekeri (gestasyonel diyabet) veya tip 1/2 diyabet varsa, bebek de kan şekeri düşüklüğü riski taşıyabilir. Diyabetik anneler, doğum sırasında bebeklerinde hipoglisemi riskini artırabilir.
Beslenme Eksikliği:
Bebek, yeterince anne sütü almazsa, kan şekerinin hızla düşmesine neden olabilir. Özellikle ilk saatlerde emme güçlüğü çeken bebekler, hipoglisemiye yatkın olabilirler.
Doğumda Oksijen Düşüklüğü:
Doğum sırasında oksijen yetersizliği, bebeklerde hipoglisemiyi tetikleyebilir.
Anne Sütü ve Beslenme:
Bebek emme zorluğu çekiyorsa, doktorlar genellikle ek besin veya anne sütü ile beslenme planı oluştururlar. Anne sütünün artırılması için destek tedavileri uygulanabilir.
İlk Saatlerde Erken Beslenme:
Bebek doğar doğmaz, mümkünse ilk saatlerde beslenmelidir. Emme ya da ek besin ile kan şekerinin dengelenmesi sağlanabilir.
Glukoz Verilmesi:
Bebek emme zorluğu yaşıyorsa veya kan şekeri çok düşükse, intravenöz glukoz verilmesi gerekebilir. Bu, kan şekeri seviyesinin hızlıca yükselmesini sağlar.
Düzenli Takip:
Bebeklerin kan şekeri seviyeleri düzenli olarak takip edilmelidir. Eğer hipoglisemi devam ediyorsa, tedaviye devam edilmesi gerekir.
Lütfen size ulaşabilmek için aşağıdaki alanları doldurunuz
7/24 tüm soru ve sorunlarınız için buradayız.