Nefrojenik Hastalıklar Nedir?

İçindekiler

nefrojenik nedir

Nefrojenik kelimesi, “böbrek kaynaklı” anlamına gelir. Bu terim, özellikle böbrek fonksiyonlarından kaynaklanan tıbbi durumları tanımlamak için kullanılır. Nefrojenik kelimesi, aynı zamanda böbreklerin işlevselliği ile ilişkili olabilecek başka tıbbi durumları da ifade etmek için kullanılabilir. Örneğin, nefrojenik diyabet insipidus, böbreklerin idrar yoğunluğunu düzenleyen hormonu salgılamaması nedeniyle suyun doğru şekilde emilmediği bir durumdur.

Nefrojenik Teşhisi Hangi Bölümlerde Yapılmaktadır ?

Nefrojenik bir hastalığın tanısı, öncelikle ilgili tıbbi durumun türüne ve semptomlarına bağlı olacaktır. Böbrek kaynaklı bir durum veya hastalık şüphesi varsa, genellikle nefroloji uzmanına başvurulur. Nefroloji, böbrek hastalıkları ve böbrek fonksiyonlarını inceleyen bir tıp dalıdır. Nefroloji uzmanları, böbrek fonksiyonlarını değerlendirmek için kan ve idrar testleri gibi çeşitli tıbbi testler yapabilirler. Bununla birlikte, nefrojenik terimi, böbreklerin işlevselliği ile ilişkili olabilecek diğer tıbbi durumları tanımlamak için de kullanılabilir.

Bu durumlarda, ilgili tıp uzmanına bağlı olarak, örneğin endokrinoloji, kardiyoloji, gastroenteroloji veya nöroloji uzmanları da dahil olmak üzere farklı tıp uzmanlarına başvurulabilir.

Nefrojenik Hastalığının Çeşitleri Nedir?

Nefrojenik terimi, genel olarak böbrek fonksiyonlarından kaynaklanan tıbbi durumları tanımlamak için kullanılır. Nefrojenik hastalıkların bazı örnekleri şunlardır:

  • Nefrojenik diyabet insipidus: Böbreklerin idrar yoğunluğunu düzenleyen hormonu salgılamaması nedeniyle suyun doğru şekilde emilmediği bir durumdur.
  • Nefrojenik hipertansiyon: Böbreklerin tuz ve su dengesini kontrol etme yeteneği ile ilgili bir sorun nedeniyle yüksek tansiyon seviyeleri meydana gelir.
  • Nefrojenik anemi: Böbreklerin eritropoetin hormonunu yeterli miktarda üretememesi nedeniyle anemi (kansızlık) meydana gelir.
  • Nefrojenik sistemik fibrozis: Böbreklerdeki tübüllerdeki tuz ve su tutulumu nedeniyle böbreklerde fibrozis (skarlaşma) meydana gelir.
  • Nefrojenik skleroz: Böbreklerdeki tübüllerdeki sıvı birikimi nedeniyle tübüller genişler ve bu durum kronik böbrek hastalığına neden olabilir.

Nefrojenik hastalıkların belirtileri ve tedavisi, hastalığın türüne ve şiddetine bağlı olarak değişebilir. Bu nedenle, herhangi bir nefrojenik hastalığın teşhisi ve tedavisi, uzman bir doktor tarafından yapılmalıdır.

Nefrojenik diyabet insipidus nedir ?

Nefrojenik diyabet insipidus (NDI), böbreklerin idrar yoğunluğunu düzenleyen antidiüretik hormon (ADH) işlevindeki bir bozukluk nedeniyle ortaya çıkan bir durumdur. ADH hormonu, böbreklerdeki suyun emilimini arttırır ve vücuttaki sıvı dengesini düzenler. NDI’da, böbrekler ADH hormonuna yanıt vermez ve idrar yoğunluğu azalır. Bu durum, su kaybına neden olur ve vücudun susuz kalmasına ve dehidratasyona yol açabilir.

NDI’nın nedenleri arasında genetik mutasyonlar, böbrek hasarı, enfeksiyonlar, bazı ilaçlar ve bazı otoimmün hastalıklar yer alabilir. NDI semptomları arasında sık idrara çıkma, aşırı susama, idrarın çok soluk renkte ve sık idrara çıkmanın sonucu olarak dehidratasyona bağlı halsizlik yer alabilir.

NDI’nın tedavisi, temel nedenin belirlenmesine bağlıdır. Genellikle, bol miktarda sıvı alınması önerilir ve bazı durumlarda, ADH hormonu takviyesi yapılabilir. Bununla birlikte, bazı durumlarda, NDI tedavisi mümkün olmayabilir ve kalıcı böbrek hasarına yol açabilir.

Nefrojenik hipertansiyon nedir ?

Nefrojenik hipertansiyon, böbreklerin tuz ve su dengesini kontrol etme yeteneği ile ilgili bir sorun nedeniyle ortaya çıkan bir hipertansiyon (yüksek tansiyon) tipidir. Bu durum, yüksek tansiyona neden olan başka bir tıbbi durumun veya hastalığın sonucu olabilir. Nefrojenik hipertansiyonun nedenleri arasında böbrek arter darlığı, böbrek arterleri etrafındaki dokuların şişmesi, böbrek damarlarının genişlemesi, böbrek yetmezliği, böbrek iltihabı ve bazı böbrek tümörleri yer alabilir.

Nefrojenik hipertansiyon semptomları arasında baş ağrısı, yorgunluk, halsizlik, nefes darlığı, göğüs ağrısı, konsantrasyon güçlüğü, anksiyete ve çarpıntı yer alabilir.

Nefrojenik hipertansiyon tedavisi, altta yatan nedenin belirlenmesine ve tedavisine bağlıdır. Tedavi seçenekleri arasında, tıbbi ilaçlar, kan damarlarını genişleten ilaçlar, tuz kısıtlaması, kilo kaybı ve egzersiz yer alabilir. Ancak, bazı durumlarda, nefrojenik hipertansiyon tedavisi mümkün olmayabilir ve ilerleyen zamanlarda böbrek hasarına neden olabilir. Bu nedenle, nefrojenik hipertansiyon semptomları olan kişilerin bir uzman hekime danışması önerilir.

Nefrojenik anemi nedir ?

Nefrojenik anemi, böbreklerin eritropoetin hormonunu yeterli miktarda üretememesi nedeniyle ortaya çıkan bir anemi (kansızlık) türüdür. Eritropoetin, kemik iliğindeki kırmızı kan hücrelerinin üretimini teşvik eden bir hormondur. Böbreklerdeki hasar veya hastalık, eritropoetin hormonu üretimini azaltabilir veya durdurabilir, bu da kırmızı kan hücresi üretimini etkiler ve anemiye neden olur.

Nefrojenik anemi semptomları, normalde anemi semptomlarıyla aynıdır ve yorgunluk, halsizlik, nefes darlığı, çarpıntı, soluk ten, göğüs ağrısı, baş dönmesi, kulak çınlaması, baş ağrısı, iştah kaybı ve kilo kaybını içerebilir.

Nefrojenik anemi tedavisi, genellikle eritropoetin hormonu takviyesi yapılmasıdır. Bu takviye, hastanın ihtiyacına göre intravenöz olarak veya cilt altına enjekte edilerek verilebilir. Eritropoetin takviyesi, kırmızı kan hücrelerinin üretimini artırır ve aneminin semptomlarının azaltılmasına yardımcı olur. Bununla birlikte, bazı nefrojenik anemi vakalarında, ilaç tedavisi yetersiz kalabilir ve daha ileri tedavi seçenekleri, örneğin kan transfüzyonu, gerekebilir. Nefrojenik anemi teşhisi ve tedavisi için bir uzman doktora danışılması önerilir.

Nefrojenik sistemik fibrozis nedir ?

Nefrojenik sistemik fibrozis (NSF), böbreklerdeki tübüllerdeki tuz ve su tutulumu nedeniyle ortaya çıkan bir skarlaşma (fibrozis) hastalığıdır. NSF, genellikle böbreklerdeki tübüllerin yoğun bir şekilde kalsiyum ve diğer minerallerle birikmesi sonucu ortaya çıkar ve genellikle böbrek fonksiyonlarını etkileyerek kronik böbrek hastalığına neden olur. Bununla birlikte, NSF, genellikle ileri safhalarda teşhis edilir ve ilerleyen durumlarda kalp, akciğer, karaciğer ve cilt gibi diğer organlar da etkilenebilir.

NSF semptomları arasında şişmiş bacaklar, ciltte sertleşme, deride kahverengi lekeler, kas zayıflığı ve ağrı yer alabilir. Bu semptomlar, kronik böbrek hastalığı olan kişilerde daha sık görülür.

NSF’nin nedenleri tam olarak bilinmemektedir, ancak genellikle böbrek fonksiyonlarının ciddi şekilde bozulduğu veya kronik böbrek hastalığı olan kişilerde görülür. Ayrıca, NSF’nin bazı belirli kontrast maddelerle bağlantılı olduğu bilinmektedir.

NSF’nin tedavisi, temel nedenin belirlenmesine ve tedavisine bağlıdır. NSN’nin henüz tam bir tedavisi yoktur, ancak bazı durumlarda tuz kısıtlaması, kortikosteroid tedavisi, immünosupresif tedaviler veya ultraviyole ışın tedavisi gibi semptomları hafifletmek için tedaviler uygulanabilir. Böbrek yetmezliği olan kişilerde, diyaliz veya böbrek nakli gerekebilir.

Nefrojenik skleroz nedir ?

Nefrojenik skleroz, böbreklerde tuz ve su tutulmasına bağlı olarak oluşan bir sklerozis (doku sertleşmesi) hastalığıdır. Bu durum genellikle, yüksek tuzlu bir diyet, su kaybı veya böbrek hastalığı gibi tuz ve su tutulumunu etkileyen faktörler nedeniyle ortaya çıkar.

Nefrojenik skleroz, böbreklerde tübüler epitelyumda meydana gelen değişikliklerden kaynaklanır. Bu değişiklikler, normalde böbrek tübüllerindeki su ve tuz dengesini düzenleyen mekanizmaların işlevini etkiler ve sonunda sklerotik lezyonlara yol açar.

Nefrojenik skleroz, genellikle semptomsuzdur ve tipik olarak rastlantısal olarak bir röntgen veya diğer görüntüleme testi sırasında tespit edilir. Bazı durumlarda, nefrojenik skleroz semptomları arasında idrarda kan, idrar yaparken ağrı, sırt ağrısı veya nefes darlığı gibi belirtiler yer alabilir.

Nefrojenik skleroz, bir tuz kısıtlaması ve su alımı düzenlemesi yoluyla tedavi edilebilir. Tedavinin amacı, tuz ve su dengesini düzeltmek, böbreklerdeki sklerotik lezyonların ilerlemesini durdurmak ve böbrek fonksiyonlarını korumaktır. Bununla birlikte, nefrojenik skleroz genellikle ciddi bir durum değildir ve çoğu zaman tedaviye ihtiyaç duyulmaz. Tedavi seçenekleri hakkında daha fazla bilgi almak için bir uzman doktora danışmak önerilir.

Hızlı Başvuru Formu
Benzer Makaleler

İlgili Hekimler

Prof Dr Faysal Gok
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları
Prof. Dr. Faysal Gök
Doc Dr Ebru Uz
Dahiliye - İç Hastalıkları
Doç. Dr. Ebru Uz